Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13806
Karar No: 2017/9617
Karar Tarihi: 20.11.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/13806 Esas 2017/9617 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/13806 E.  ,  2017/9617 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı Hazine vekili 17/11/2008 havale tarihli dilekçesiyle,...beldesi,...mevkiinde bulunan Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki taşınmaz hakkında ... isimli şahıs tarafından 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/208 Esas sayılı dosyasında tescil davası açıldığını, mahkemenin 10/06/1999 tarih ve 1999/290 sayılı kararıyla bu davanın reddine karar verildiği ve kararın 17/11/2005 tarihinde kesinleştiği, bu dosyadaki yargılama sırasında yapılan keşifte taşınmazın dava dilekçesine ekli krokide gösterilen bölümünün 2/B madde uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığının belirlendiğini belirterek, dava konusu taşınmazın Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, ilgili tescil dosyası olan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/208 Esas sayılı dosyasında dava edilen taşınmazlarda orman sınırları dışına çıkarılan alan bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında kalan yer iddiasına dayalı tescil istemine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre 10.09.1947 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 20.09.1993 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması vardır.
    Mahkemece, ... tarafından açılan ilgili tescil dosyasında orman ve fen bilirkişileri tarafından düzenlenen krokide dava edilen taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 12450,00 m2 lik bölümünün orman sınırları dışında, krokide (B) harfi ile gösterilen 950 m2lik bölümünün ise, orman sınırları içindeyken Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılan 2/B sahasında kaldığı bildirilmiş, yapılan yargılama sonunda mahkemece; tespit harici bırakılma işlemi ile dava tarihi arasında kazandırıcı zamanaşımı ile iktisap şartlarının davacı yararına gerçekleşmediği gerekçesi ile davanın reddine dair verilen karar temyiz edilmeksizin 17/11/2005 günü kesinleşmiş, eldeki dosyada davacı Hazine vekili dava edilen bu taşınmazlardan sadece (B) harfi ile gösterilen 950 m2"lik bölümün Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkeme ise ilgili tescil dosyasında dava edilen (A) ve (B) harfi ile gösterilen taşınmazların tümünü dava konusu yer olarak değerlendirerek inceleme konusu yapması yerinde olmadığı gibi yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli de değildir.
    Şöyle ki; dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi kapsamında kalan yer iddiasına dayalı tescil istemine ilişkindir. Hükme esas fen ve orman bilirkişi tarafından düzenlenen 21/06/2010 tarihli rapor ekinde orman tahdit haritası ve kadastro paftası aynı ölçekte çakıştırılmak suretiyle değerlendirme yapılarak 1/5000 ölçekli harita sunulmuş olup, haritada, 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2. maddesine göre OS.2057 ila OS.2060 numaralı orman tahdit noktaları ile aplikasyonu yapılan 3116 sayılı Kanun ile geçirilen orman tahdit noktalarından OTS.6751 ila OTS.6754 numaralı noktaların oluşturduğu hatların hatalı olarak aplike edildiği, orman kadastro tutanak, harita ve zemin değerlendirmesi neticesinde hatların düzeltmesi sonucunda 2048 numaralı kadastro parselinin kuzeyinde bulunan dava konusu 13400 m2 miktarındaki alanın orman sayılmayan yerlerden olup tarım alanında kaldığının bildirildiği, hükme esas orman bilirkişi raporunda ise dava konusu 13400 m2 miktarındaki taşınmazın bitki örtüsü ve toprak yapısı bakımından orman karakterini taşımadığı, nadas oluşu nedeni ile otluk görünümünde olduğu, içerisinde 1 adet 45-50 yaşlarında ardıç ağacı bulunduğunun rapor edildiği görülmüş, Dairenin 10/02/2014 günlü iade kararı ile dosya kapsamına alınan Muğla Valiliği Kadastro Müdürlüğünün 10/06/2014 tarihli yazısında ise dava konusu (A) ve (B) harfi ile gösterilen toplam 13400 m2 miktarındaki taşınmazların tamamının devlet ormanı sınırları içinde kaldığı ve bu nedenle taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen Ek 4. madde uyarınca kullanım kadastrosunun yapılmadığının bildirildiği, aynı iade kararı ile yörede 26.04.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6292 sayılı Kanunun "Diğer işlemler" başlıklı 11. maddesinin onuncu fıkrasında ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Kadastro Dairesi Başkanlığı"nın "ormanların kadastrosu ve tescili" konulu 2012/11 numaralı Genelgesinin “Tapuya Tescil Edilmiş Orman Haritalarında Düzeltme” başlıklı II numaralı kısmına göre çalışmalar yapılıp yapılmadığının araştırılması istenmesine rağmen iade kararı mahkemece yerine getirilmeden dosya daireye iade edilmiştir.
    Davacı yanın talebine göre; taşınmazın tahdit haritasındaki konumunun tespit edilmesi gerekli olup dosya kapsamına tüm çalışma evrakları ve tahdit haritaları eksiksiz olarak getirilmediğinden hükme esas raporun içeriği denetlenememektedir. Denetime elverişsiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz.
    HMK"nın 26. maddesinde yer alan (eski HUMK"nın 72.md) “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez.” hükmü gereğince, dava dilekçesindeki talep, ilgili tescil dosyasında dava edilen (B) harfi ile gösterilen 950 m2lik bölümün Hazine adına tescile ilişkin olduğundan, mahkemece bu yönde bir araştırma yapılarak, talep sonucunu aşmayacak şekilde karar vermelidir.
    Bu nedenle; mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1947 yılında ilan edilerek kesinleşen orman tahdidi, 1993 yılında yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamasına ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilân tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örnekleri ve yörede yapılan ilk orman tahdidinde kullanılan hava fotoğraflarının orijinal renkli onaylı örnekleri ve 6292 sayılı Kanunun "Diğer işlemler" başlıklı 11. maddesinin onuncu fıkrasında ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Kadastro Dairesi Başkanlığı"nın "ormanların kadastrosu ve tescili" konulu 2012/11 numaralı Genelgesinin ilgili bölümlerine göre çalışmalar yapılıp yapılmadığı Orman Yönetiminden sorularak, çalışma yapılmış ise, buna ilişkin bütün yazı, belge, tutanak, rapor, harita ve askı ilânları temin edilerek dosya arasına konulduktan sonra, önceki bilirkişiler dışında halen Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu ve yöreyi iyi bilen, dava sonucunda yararı olmayan elverdiğince yaşlı, yansız, yerel bilirkişiler marifetiyle yeniden yapılacak keşifte 05.03.2007 tarihinde yürürlüğe giren Orman Kadastro Teknik İzahnamesinin 36. maddesinde yazılı “Orman sınır nokta ve hatlarının arza uygulanmasında; tutanaklardan, orman kadastro haritalarından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon ve röper nokta ve krokilerinden yararlanılır. Sınırlama tutanakları, ölçü değerleri ve orman kadastro haritalarıle zemindeki durum arasında çelişki olduğunda, tutanaktaki kararlar ile orman sınır noktası ve hatlarının yazılı tarifleri esas alınmak suretiyle ölçü, harita ve zemin kontrolü yapılarak gerçek duruma uygun olanı uygulanır” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğinin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümünde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması işlemi ile ilgili sınır noktaları bilgisayar ortamında aynı ölçeğe çevrilerek (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu, aplikasyon, 2/B madde uygulaması haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, dava konusu taşınmazın konumu, orman sınırları içinde olup olmadığı, 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca Hazine adına tescil edilip edilmediği kesin olarak belirlenerek tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve denetime elverişsiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 20/11/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi