Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/13193
Karar No: 2007/9167
Karar Tarihi: 05.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/13193 Esas 2007/9167 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işverenlerinin işyerinde 28.8.2002-30.8.2003 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme isteğin kısmen kabulüne karar verdi fakat karar temyiz edildi. Temyiz isteği süresinde olduğu anlaşıldı fakat davacının temyiz dilekçesi süre aşımı yönünden reddedildi. Mahkeme, şartları sağlamadığı için karar bozuldu. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: İş Mahkemeleri Kanunu'nun 8. maddesi, 506 sayılı Yasa'nın 79/10.maddesi, 506 sayılı Yasa'nın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri.
21. Hukuk Dairesi         2006/13193 E.  ,  2007/9167 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  Sinop Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    Tarih               :  27.6.2006
    No                   : 203-372  
                           
    Davacı   davalılardan işverenlere ait işyerinde 28.8.2002-30.8.2003 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tesbitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı ile davalılardan kurum  vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1- Hüküm, İş Mahkemesinden verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 8.maddesi hükmüne göre ise İş Mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların 8 gün içinde temyiz olunması gerekir.
    Olayda hüküm 27.06.2006 tarihinde temyiz eden davacının yüzüne karşı tefhim edilmiş temyiz ise 31.07.2006 tarihinde vuku bulmuştur. Şu duruma göre davada 8 günlük temyiz süresi fazlası ile geçmiştir.
    O halde, 1.6.l990 Tarih ve l989/3 E. 1990/4 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’da göz önünde tutularak davacının temyiz dilekçesinin süre aşımı yönünden reddi cihetine gitmek gerekmiştir.
    2-Davalı SSK vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, davacının davalı işverenlere ait 7984 nolu işyerinde 28.08.2002 tarihi ile 30.08.2003 tarihleri arasında geçen, davalı Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tesbiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece,  davacının davalı işverenlere ait işyerinde 28.08.2002- 27.05.2003 tarihleri arasında  çalıştığının tesbitine, karar verilmiş ise de; varılan bu sonuç eksik incelemeye dayalı olup usul ve yasaya aykırıdır.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden  davalı işverenlerce davacının  (7984) sicil nolu  iş yerinde 28.05.2003, tarihinde işe girdiğine dair işe giriş bildirgesi verildiği, 28.05.2003-01.08.2003  tarihleri arasında  2003/2 dönemde 65 gün, bildirimde bulunulduğu, işyerinin kapsama alınış tarihinin mahkemece araştırılmadığı, davalının bu işyerini 28.05.2003 tarihinde devraldığını bildirdiği anlaşılmaktadır.
    Gerçekten, davacının işyerindeki çalışmaları 28.05.2003, tarihli davacının imzasını taşıyan işe giriş bildirgesi ile Kuruma kısmi olarak  bildirilmiş ve bildirime uygun olarak  primleri ödenmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10.maddesinde bu tür hizmet tesbiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
    Somut olaya gelince; mahkemece açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği ortadadır. Gerçekten ifadesi hükme  dayanak alınan   tanıklar davacıyla birlikte bu işyerinde çalışan, kayıtlara geçmiş kişilerden olmadığı gibi, aynı çevrede benzer işi yapan başka işverenlerin çalıştırdığı ve bordrolara geçmiş kimselerden de  değildir.
    Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez.
    Yapılacak iş; varsa dönem bordrosu getirtilerek 28.08.2002 tarihinde davacı ile aynı işyerinde çalışan varsa kayıtlı tanıkların yoksa zabıta  marifetiyle tespit edilecek işyerine  komşu olan diğer işyerlerinde  çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanlarının beyanlarına baş vurularak  çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak, davalılara ait işyeri dosyası, davacının talep ettiği sürelere ilişkin dönem bordroları ile  davacının imzalı ücret tediye bordrolarını dosyaya celbederek, işyerinin 506 sayılı Yasa kapsamına hangi tarihte alındığı, davalılara devredilip devredilmediği, devir edilmiş ise önceki işverenin kim olduğu SSK’dan sorulmak, devir olgusunun  gerçek olduğunun anlaşılması halinde devir eden işverenin yöntemince davaya katılımı için davacıya önel vermek, gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde 506 sayılı Yasanın 2, 6, 9 ve 79/8. maddeleri gereğince kanıtladıktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
    O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,  05.06.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi