Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/11402
Karar No: 2007/9136
Karar Tarihi: 05.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11402 Esas 2007/9136 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Bağ-Kur sigortalısı olamayacağına dair kurum işleminin iptal edilmesini istemiştir. Ancak mahkeme isteği reddetmiştir. Davacı, kararı temyiz etmiştir. Mahkeme, dönemde vergi veya oda kaydının olmadığı için sigortalılığın oluşmadığına karar vermiştir. Ancak davacının diğer dönemlerde vergi ve sicil kaydı bulunduğundan, primleri ödediğinden ve Bağ-Kur'a kaydının yapıldığından bahisle, davalı kurumun sigortalının haklarını hatırlatmayarak prim tahsil etmesi ve daha sonra sigortalılığı iptal etmesi objektif iyi niyet kurallarıyla bağdaşmamıştır. Kararın bu nedenle usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 1479 sayılı Yasa'nın 24. maddesi
- 2229 sayılı Yasa
- 2654 sayılı Yasa
- 3165 sayılı Yasa
21. Hukuk Dairesi         2006/11402 E.  ,  2007/9136 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi     :  Adana 2. İş Mahkemesi
    Tarih               :  3.7.2006
    No                   : 1224-536  

    Davacı   2.10.1984-28.11.1994 tarihleri arası  Bağ-Kur sigortalısı  olamayacağının dair kurum işleminin iptaline   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
    Hükmün  davacı  vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
                        
    Dava nitelikçe 24.06.1997 tarihli giriş bildirgesine göre 20.04.1982 geçerli tescil ederek primlerini tahsil ettiği halde 2004 yılındaki hizmet birleştirmesi talebi üzerine vergi kaydının 2.10.1984 tarihinde sona erdiği oda-sicil kaydının ise 28.11.1994 tarihide başladığından bahisle 2.10.1984-28.11.1994 tarihleri arasında kalan Bağ-Kur sigortalılığın iptal eden kurum işleminin iptali ilişkindir.
    Mahkemece dava konusu dönemde vergi yada oda kaydının bulunmadığı anılan tarihlerde pirim ödemediği ilk kez 26.06.1997 tarihinde prim ödediğinden isteğe bağlı sigortalı olmasının da söz konusu olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ve karar süresinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    01.04.1972 tarihinde yürürlüğe giren, 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi ilk şekliyle, sigortalılığın oluşumu için, kendi ad ve hesabına bağımsız çalışma olgusunun gerçekleşmesi yanında, ayrıca, kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulunu da aramıştır. Bu kuruluşlara kayıt tarihi ise, sigortalılığın başlangıcı yönünden, yasal karine kabul edilmiştir. 04.05.1979 tarihinde yürürlüğe giren 2229 sayılı Yasa, Bağ-Kur’lu olabilme yönünden, söz konusu 24. maddenin öngördüğü meslek kuruluşlarına kayıtlı olma koşulunu kaldırmış, sadece yasanın temel ilkesi olan kendi ad ve hesabına çalışma koşulunun gerçekleşmesi durumunda, sigortalılığın oluşacağını yeterli görmüştür. Buna karşın, 20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa bağımsız çalışanların sigortalı olabilmeleri yönünden vergi yükümlülüğünü öngörmüş, vergiden muaf olanların da kanunla kurulu meslek kuruluşlarına kayıtlı olmaları durumunda yine sigortalı sayılacaklarını kabul etmiştir. Nihayet, uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte bulunan 22.03.1985 yürürlük tarihli 3165 sayılı Yasa, sigortalılığa karine yönünden vergi kaydının, bu kaydın bulunmaması veya vergiden muaf olunması halinde, esnaf ve sanatkâr sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kayıtlarının esas alınacağını belirlemiştir.   Davacının şahsi sicil dosyasının incelenmesinden, 24.06.1997  tarihinde kuruma verilen giriş bildirgesine istinaden, 20.04.1982 tarihi itibariyle Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, 26.06.1997 tarihinden itibaren prim ödemeleri bulunduğu ve 1997 affından yararlandığı anlaşılmaktadır.  
    Davacının 25.10.1979-2.10.1984 ve 05.01.1995 tarihinden itibaren devam eden vergi kaydı, 28.11.1994 tarihinden itibaren ise devam eden Adana esnaf ve sanatkar sicil kaydı ile Adana Şoförler Odası kaydı bulunmaktadır.  Bu durumda,  davacının uyuşmazlık  konusu dönemde 2654 sayılı Yasa ile aranan vergi ve 3165 sayılı yasa ile aranan esnaf ve sanatkâr sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kayıtlarında kaydının bulunmadığı anlaşılmaktadır.. Ancak, davacının uyuşmazlık konusu döneme ilişkin prim borçlarını 1997 affından yararlanarak ödediği anlaşılmaktadır. Öte yandan 24.06.1997 tarihli giriş bildirgesine ekli Bağ-Kur sigortalılık  tespit  formunda da  davacının  vergi ,oda ve sicilde kayıtlı olduğu süreler bellidir.
    Hal böyle olunca da davalı Kurum’un davacının vergi, oda ve esnaf sicilinde kayıtlı olduğu dönemleri bilmesine rağmen, uyuşmazlık konusu dönemi de kapsar şekilde geçmişe yönelik prim tahsil ettikten ve uzun süre bu primleri kullandıktan sonra davacının sigortalılığını iptal etmesi Medeni Kanun’un 2. maddesinde ifadesini bulan objektif iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayacağı açıktır. Sosyal güvenlik kurumlarının anayasal görevlerini yerine getirirken, sigortalılara karşı olabildiğince yasal haklarını hatırlatması ve bu durumlarını izlemesi zorunlu görev olarak ortaya çıkar. Bağ-Kur’un bu anayasal sosyal güvenlik ödevinin gereği olarak, sigortalısını uyarmaması sonucu, primleri tahsil edilen sürelerin 1479 sayılı Yasa’ya tabi zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.10.1997 gün ve E: 1997/10-578, K: 1997/758; 24.09.2003 gün ve 2003/10-489, 2003/490 sayılı kararı da bu doğrultudadır.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene  iadesine, 05.06.2007 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi