12. Ceza Dairesi Esas No: 2016/7495 Karar No: 2018/4710 Karar Tarihi: 24.04.2018
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/7495 Esas 2018/4710 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2016/7495 E. , 2018/4710 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK"nın 85/2, 62, 50/1-4, 52/2-4, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın Suriye Arap Cumhuriyeti Devleti sınırları içerisinde bulunan bir çimento deposuna kamyonla yük götürüp aracını rampada park halinde bırakıp gitmesinden sonra kamyonun geri kaymasıyla birlikte kamyonun arkasında bulunan 2 Türk vatandaşının iki kamyon arasında kalıp ezilerek öldüğü olayda, TCK"nın 11/1. maddesindeki “Bir Türk Vatandaşı, 13 üncü maddede yazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı bir yıldan az olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede işlediği ve kendisi Türkiye"de bulunduğu takdirde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması ve Türkiye"de kovuşturulabilirliğinin bulunması koşulu ile Türk kanunlarına göre cezalandırılır” şeklindeki düzenleme karşısında, dosya içerisinde bulunan Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü"nün 29.06.2011 tarihli yazısı ile Uluslararası istinabe yoluyla getirtilen evraklardan Suriye Arap Cumhuriyeti sınırlarında sebep olduğu trafik kazası dolayısıyla sanığın Telabyad Mahkemesinin 28.02.2011 tarihli, 81 esas 32 sayılı kararıyla mahkumiyetine karar verildiği de anlaşıldığından, sanık hakkında kovuşturma koşulu gerçekleşmediği gözetilmeden, CMK"nın 223/8. maddesi gereğince düşme kararı verilmesi yerine atılı suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.