19. Ceza Dairesi 2019/3567 E. , 2019/5510 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin Kanun"a uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, TCK"nun 53/1. madde ve fıkrasında sayılan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına" ibaresinin yazılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında verilen beraat kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık; aşamalardaki savunmalarında araç sahibi ve şoförle ilgisi bulunmadığını, olay günü araçta misafir olarak bulunduğunu ifade etmiş ise de, hakkında mahkumiyet kararı verilen diğer sanık ..."in mahkemede alınan savunmasında, "iddianamede sanık olarak adı geçen ..."ı tanımadığını, ismini ...... olarak bildiğini, olay günü de araçta ...... ile birlikte olduğunu ve araçta ikisinden başka kimsenin olmadığını" beyan etmesi ve söz edilen ...... isimli kişininde mevhum bir kişi olup, suçtan kurtulmaya yönelik bir ismin bildiriminden ibaret oldunun anlaşılması karşısında sanığın atılı suçu işlediği gözetilmeden savunmasına itibar edilerek mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi;
3- Suça konu aracın müsaderesine yer olmadığına ilişkin hükme yönelik incelemede ise;
Suça konu aracın Çaldıran"da yakalandığı ancak malen sorumlunun İstanbul"da ikamet ettiği, İstanbul"da ikamet eden bir kişinin aracının Van ilinde bir kimseye bilgisi haricinde kullanmak için vermesinin de tecrübe kurallarına aykırı olduğunun bilinmesi karşısında aracın iyi niyetli 3 kişiye ait olarak kabul edilemiyeceği ve malen sorumlunun 17/09/2013 havale tarihli dilekçesinde her ne kadar aracını ...... Rent A Car isimli firmaya kiraya verdiğini iddia etmiş ise de dosya kapsamında herhangi bir sözleşme olmadığı gibi soruşturma aşamasında alınan raporda aracın arka koltuklarının tamamen söküldüğü ve suça konu envallerin aracın ¾ ünü kapladığı anlaşılmakla aracın müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.