Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12988
Karar No: 2017/7841
Karar Tarihi: 14.11.2017

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/12988 Esas 2017/7841 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/12988 E.  ,  2017/7841 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucunda, ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 617 ada 65 parsel sayılı 89,07 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davacı ... ... adına tespit edilmiş, bilahare davalı ... tarafından yapılan itiraz üzerine kadastro komisyonunca taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı ... adına tesciline karar verilmiştir. Davacı ... ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ve hibeye dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında davacının vefat etmesi nedeniyle mirasçıları davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... ... mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleşmediği ve çekişmeli taşınmazın davalının kullanımında olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazın kadastro tespiti yirmi yılı aşkın süredir nizasız, fasılasız ve malik sıfatıyla zilyetliği altında olduğundan bahisle davacı ... ... adına yapılmış, itiraz üzerine verilen komisyon kararında ise tespite tamamen aykırı şekilde çekişmeli taşınmazın yirmi yılı aşkın süredir davalı ...’nın zilyetliği altında bulunduğu kabul edilmiştir. Kadastro tespiti sırasında görev yapan muhtar ve bilirkişiler ile komisyon incelemesi sırasında görev yapan muhtar ve bilirkişiler genel itibariyle aynı olmasına rağmen, tespit ile komisyon kararının neden birbiriyle çelişkili olduğu ve beyanlar arasında neden bu kadar farklılık bulunduğu araştırılmamış ve hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilmemiştir. Mahallinde yapılan keşifte tanıklar hariç tek mahalli bilirkişinin beyanına başvurulmuş ancak bu mahalli bilirkişi de çekişmeli taşınmazın davalı tarafından ne zamandan beri kullanıldığını ve davacının taşınmaz üzerinde zilyetliğinin bulunup bulunmadığını bilmediğini beyan etmiştir. Keşifte dinlenen tanıklardan ..., ... ve ..., çekişmeli taşınmazın kendilerini bildi bileli davacıya ait olduğunu ancak davalının yaklaşık onbeş yıldır odunlarını koymak suretiyle taşınmazı kullandığını; tanıklar ..., ... ve ... ise komşu parselde bulunan evin 1970’li yıllarda yapılmasından sonra davalının çekişmeli taşınmazı kullanmaya başladığını beyan etmişlerdir. Tanık ve yerel bilirkişi beyanlarının taraflar arasındaki nizayı çözmekten uzak, çelişkili ve yetersiz oldukları açıktır. Her ne kadar mahkeme tarafından komşu parseldeki evin yapılmasından sonra çekişmeli taşınmazın davalı tarafça kullanılmaya başlandığı ve yaklaşık 40 yılı aşkın süredir davalının kullanımında olduğu kabul edilmiş ise de, komşu 617 ada 20 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin yapılış tarihine ve yaşına ilişkin herhangi bir inceleme yapılmamış, davalı tarafça sunulan emlak vergisi beyannamesine ilişkin tüm belgeler dosyaya getirtilmemiş ve bu beyannamenin anılan taşınmaza ilişkin olup olmadığı belirlenmemiştir. Öte yandan, dosyada mevcut tapu kayıtlarının incelenmesinden, davalıya ait evin bulunduğu komşu 617 ada 20 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının hükmen tescil yoluyla oluştuğu anlaşıldığı halde, tanık ve yerel bilirkişi beyanlarının denetlenmesi ve taşınmaz üzerindeki evin yapılış tarihinin belirlenmesi sırasında delil olarak değerlendirilebilecek olan tescile esas mahkeme dosyası da getirtilmemiştir. Bu şekilde eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca, öncelikle çekişmeli taşınmaza komşu 617 ada 20 parsel sayılı taşınmazın hükmen tesciline esas mahkeme dosyası ile davalı tarafça sunulan emlak beyannamesine ilişkin tüm belgeler dosya arasına getirtilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri ile fen, inşaat ve ziraat bilirkişilerinin katılımıyla keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın geçmişte kime ait olduğu, kimden kime nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, komşu parsel üzerindeki evin kim tarafından hangi tarihte inşa edildiği, çekişmeli taşınmazın davalı tarafça kendi adına mı yoksa komşuluk hukuku kapsamında davacının bilgisi dahilinde mi kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, tarafların talep etmeleri halinde hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında tespit bilirkişileri dinlenilerek kadastro tespiti sırasındaki beyanları ile komisyon incelemesi sırasındaki beyanları arasındaki çelişkinin sebebi sorulmalı, davalı tarafça sunulan emlak beyannamesinin davalının kullanımındaki eve ilişkin olup olmadığı hususu saptanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, inşaat bilirkişisinden komşu taşınmaz üzerindeki evin yapım tarihi ve yaşıyla ilgili, uzman ziraat mühendisinden ise arazinin niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 14.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi