11. Ceza Dairesi Esas No: 2012/27154 Karar No: 2014/9797 Karar Tarihi: 21.05.2014
Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/27154 Esas 2014/9797 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, \"resmi belgede sahtecilik\" suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, cezasının alt sınırdan tayin edilmesi halinde 5237 sayılı TCK'nun lehe kabul edilip uygulanması gerektiği belirtilerek, hükmolunan netice hapis cezasının ertelenmesinde 5237 sayılı TCK'nun 51. maddesi uygulanmıştır. Sanık, \"dolandırıcılık\" suçundan da yargılanmıştır ancak bu suçun zamanaşımı gerçekleştiği için sanık beraat etmiştir. Kanun maddeleri 765 sayılı TCK'nun 342/1 ve 59. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nun 204/1 ve 51. maddeleri, 5252 sayılı TCK'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesidir.
11. Ceza Dairesi 2012/27154 E. , 2014/9797 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık HÜKÜM : Sanığın her iki suçtan ayrı ayrı mahkumiyetine
1- Sanığın, "resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine,incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak: Mahkemece lehe yasa karşılaştırması yapılırken 765 sayılı Yasanın 342/1. Maddesinin uygulanması halinde alt sınırdan uzaklaşılacağının belirtilmediği, resmi belgede sahtecilik suçunun cezası, 765 sayılı TCK’nun 342/1. maddesinde 2 yıldan 8 yıla; 5237 sayılı TCK’nun 204/1. maddesinde ise, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olmasına rağmen, temel cezanın alt sınırdan tayini halinde, 5237 sayılı Yasanın lehe kabul edilip uygulanmasında, kasten işlenmiş olunan suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak anılan Yasanın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunluğuna da karar verilmesi gerekeceği dikkate alındığında 5237 sayılı Yasanın aleyhine sonuç doğuracağı belirtilerek, sanık lehine olan 765 sayılı TCK"nun 342/1 ve 59. maddeleri uyarınca hüküm kurulduğu halde, hükmolunan netice hapis cezasının ertelenmesinde 5237 sayılı TCK"nun 51. maddesi uygulanarak yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı ise de; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından “5237 sayılı TCK.nun 51. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkartılarak yerine “sanığın suç işleme hususundaki eğilimi ve geçmişteki hali dikkate alınarak cezasının ertelenmesi halinde bir daha suç işlemeyceği yönünde vicdani kanaat hasıl olduğundan sanığa verilen 647 sayılı Kanunun 647/6. maddesi gereğince ertelenmesine” ibaresi yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- Sanığın, "dolandırıcılık” suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık” suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu
suç tarihlerinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, 15.02.2005"den, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 21.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.