13. Ceza Dairesi Esas No: 2020/3130 Karar No: 2020/6998 Karar Tarihi: 07.09.2020
Mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/3130 Esas 2020/6998 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkındaki mala zarar verme suçlamasıyla ilgili olarak ceza verilmesine yer olmadığına karar verdi. Ancak, daha sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle, uzlaştırma işlemleri yapılmasının ardından sanığın hukuki durumu yeniden değerlendirilecek. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 35. maddesi ile değişik CMK'nın 254. maddesi ve 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/3130 E. , 2020/6998 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme HÜKÜMLER : Ceza verilmesine yer olmadığı, güvenlik tedbiri
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarıldığı, 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca; "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek sanığın eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 151/1. maddesinde tanımı yapılan mala zarar verme suçunun uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenle 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 07/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.