
Esas No: 2019/3128
Karar No: 2019/4774
Karar Tarihi: 15.10.2019
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/3128 Esas 2019/4774 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacının ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için takip başlatıldığını, davalıların takibe haksız olarak itiraz ettiklerini ileri sürerek, itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir. Yargılama sırasında davalılar vekili, taraflar arasında sulh protokolü imzalandığını bu nedenle davayı kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Mahkemece, tarafların sulh oldukları, karşılıklı olarak birbirlerinden vekalet ücreti talep etmedikleri gerekçesiyle sulh sebebiyle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece tarafların sulh olmaları nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, bu kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede, dosya içinde davalılar vekilinin bila tarihli dilekçesinde “taraflar arasında sulh protokolü imzalanmış olup bu sebeple davayı kabul etmekteyiz” şeklindeki dilekçesinde belirtilen sulh protokolünün dosyada bulunmaması üzerine bu protokolün temin edilerek Dairemize gönderilmesi için geri çevrilme kararı verilmiştir. Mahkemece geri çevirme kararının taraf vekillerine tebliğ edilmesine karşın sulh protokolüne ilişkin davalılar vekili tarafından mahkemeye protokol ibraz edilmemiş, davacı vekilince ise taraflar arasında sulh protokolü olmadığı, sadece davalıların davayı kabul beyanı olduğu bildirilmiştir. Mahkemece davalılar vekilinin yukarıda açıklanan dilekçe üzerine sulh protokolünün ibrazı için karar oluşturulduğu, davalılar vekili tarafından sulh protokolü ibraz edilmediği, davacı vekilinin ise davanın davalı tarafından kabul edilmesi nedeniyle davalı taraftan kabul nedeniyle vekalet ücreti talep edilmediği, dosya içerisindeki dilekçe ve tutanaklardan anlaşılmıştır. Mahkemece ön inceleme hazırlık tutanağının 30.03.2016 tarihinde düzenlendiği, ön inceleme duruşmasının 27.10.2016 tarihinde yapılmasına karar verildiği ancak ön inceleme duruşması yapılmadan dosya üzerinden 18.04.2016 tarihinde temyiz konusu kararın verildiği anlaşılmıştır. Mahkemece ön inceleme duruşması yapılmadan ve ön inceleme duruşması yapılmasına ilişkin ara karardan vazgeçilmeden, taraflar dinlenmeden, yazılı şekilde hüküm oluşturulması usule aykırı olduğu gibi, davalıların kabul beyanı olduğu halde sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılması gereken iş usul kurallarının eksiksiz uygulanarak bir karar verilmesidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 15/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.