Kenevir ekme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2012/14439 Esas 2014/3346 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/14439
Karar No: 2014/3346
Karar Tarihi: 29.04.2014

Kenevir ekme - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2012/14439 Esas 2014/3346 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme kararı, 2012 yılında gerçekleştirilen bir kenevir ekim suçundan dolayı sanığın mahkûmiyetine hükmetmiştir. Kararın incelenmesi sonucunda, yargılama sürecinin yasaya uygun yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterildiği ve eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı belirlenmiştir. Ancak kararda, kanuna aykırılıklar tespit edilerek hükmün bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır. TCK'nın 53. maddesinin (3) fıkrası uyarınca sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoy haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden “altsoy ayrımı yapılmaksızın” tüm kişiler açısından koşullu salıverme tarihine kadar sürmesine karar verilmesi hatalı görülmüş ve düzeltilerek tekrar değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca sanığın tekerrür oluşturan mahkûmiyetlerinden daha ağır bir cezayı içeren cezasının düzeltilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 53., 58. ve 1412 sayılı CMUK'nın 326. maddesi son fıkrası ve 5271 sayılı CMK'nın 307. maddesi (4) numaralı fıkrası gösterilmiştir.
10. Ceza Dairesi         2012/14439 E.  ,  2014/3346 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Kenevir ekme
    Hüküm : Mahkûmiyet


    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipinin ve aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-TCK"nın 53. maddesinin (3) fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "Velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoy haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden “altsoy ayrımı yapılmaksızın” tüm kişiler açısından koşullu salıverme tarihine kadar sürmesine karar verilmesi,
    2-Sanığın tekerrür oluşturan mahkûmiyetlerinden daha ağır cezayı içeren ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 1998/25 esas ve 2001/154 karar sayılı ilamı ile verilen 3 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası yerine, ... 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2005/250 esas ve 2006/473 karar sayılı ilamıyla verilen 1.752 TL para cezasının tekerrüre esas alınması,
    Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
    1-TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması,
    2- Hüküm fıkrasından tekerrürle ilgili bölümün çıkarılması ve yerine “ ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 1998/25 esas ve 2001/154 sayılı ilamı ile verilen 3 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası nedeniyle, hükmolunan cezanın TCK’nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezasının infazından sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına; ancak sanığın kazanılmış hakkı nedeniyle infaz sırasında tekerrüre esas alınan ceza miktarının 1752 TL adli para cezası olarak dikkate alınmasına” ibaresinin yazılması,
    Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Başkan Vekili ..."nın tekerrür yönünden karşı oyu ve oyçokluğuyla 29.04.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY GEREKÇESİ

    Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 17.04.2007 tarih ve 2007/71-98 sayılı kararına yazdığım karşı oy gerekçemde belirtildiği üzere;
    a) Tekerrür, 5237 sayılı TCK’nın birinci kitabının, üçüncü kısmının, ikinci bölümünde yer alan “güvenlik tedbirleri” başlığı altındaki 58. maddesinde düzenlenmiş; aynı Kanunun 7. maddesinde ise bir “infaz rejimi” olduğu belirtilmiştir.
    b) Cezayı etkileyen bir neden olarak kabul edilmediğinden, gerek 1412 sayılı CMUK’nın halen yürürlükte olan 326. maddesinin son fıkrasında, gerekse 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin (4) numaralı fıkrasında öngörülen “hükmün sanık lehine temyizi üzerine bozulmasından sonra yeniden verilen hükmün, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz” biçimindeki kuralın kapsamı dışında kalmaktadır. Başka bir anlatımla, 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkralarının uygulanmaması ya da uygulanması ile ilgili hata yapılması durumunda, temyizin sanık lehine olup olmadığına bakılmaksızın hükmün bozulması gerekir.
    Somut olayda, 3 yıl 7 ay 15 gün hapis yerine 1752 TL para cezasının tekerrüre esas alınması yasaya aykırıdır. Bu durum kazanılmış hak kapsamı dışında kaldığından hükmün bozulması gerekir.
    Sanık hakkında, 3 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin mahkûmiyeti nedeniyle tekerrür uygulanmasına karar verildikten sonra, "ancak kazanılmış hakkı nedeniyle infaz sırasında tekerrüre esas alınan ceza miktarının 1752 TL adlî para cezası olarak dikkate alınmasına" denilmek suretiyle, hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 29.04.2014





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.