ta kullanıldığından bahisle adli emanete alınan ve müsaderesi talep edilen maket bıçağının müsaderesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması - - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/13415 Esas 2017/11774 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Sanıkların mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
..., ..."in temyiz dilekçelerinin içeriğine göre haklarındaki mahkumiyet hükümlerini temyiz ettikleri, ..."in katılan sanık sıfatıyla hakkındaki mahkumiyet hükmü ile ... hakkındaki kendisine yönelik basit yaralama suçundan mahkumiyet hükmünü temyiz ettiği,
O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin suç eşyasının müsaderesine yönelik olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
1) O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Müsaderesine karar verilmeyen suç eşyası maket bıçağının karar tarihi itibariyle bilinen değerine göre; hükmün 14.07.2004 gün ve 5219 sayılı Kanunun ile değişik HUMK"un 427. maddesi gereğince temyizi mümkün bulunmadığından o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında ..."i yaralama, Sanık ... hakkında ..."i yaralama ve ..."i basit yaralama, Katılan sanık ... ve sanık ... hakkında ..."i yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanıklar ... ve ..., katılan sanık ... ile sanık ... müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Katılan sanık ..."ın adli sicil belgesine göre tekerrüre esas sabıkası olduğu halde, hakkında TCK"nin 58. maddesinin uygulanmaması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
a) Sanık ..."ın soruşturma ve kovuşturma aşamalarındaki beyanları arasındaki çelişki yöntemince giderilmeden, giderilmiyor ise hangi beyanınına neden üstünlük tanındığının karar yerinde tartışılması gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
b) CGK"nun 22.10.2002 tarih 2002/4-238 esas ve 2002/367 karar sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin araştırılması, bu hususun tespit edilememesi durumunda da sanıklar ve katılan sanık lehine TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
c) Suçta kullanıldığından bahisle adli emanete alınan ve müsaderesi talep edilen maket bıçağının müsaderesi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması,
d) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..., katılan sanık ... ile sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... ve katılan sanık ..."ın CMUK"un 326/son maddesine göre kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla, hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.