17. Hukuk Dairesi 2016/10969 E. , 2018/10727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ..."un amme alacağının tahsilini imkansız hale getirmek amacıyla adına kayıtlı taşınmazları davalılara sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufunun iptalini talep etmiş; 11.2.2013 tarihli duruşmada davadan sonra 6111 Sayılı Kanun kapsamında dava konusu borcun yapılandırıldığını, taksitlerin ödendiğini, davanın konusunun kalmadığını, geri kalan taksitlerin ödenmemesi halinde her zaman dava açılmasının mümkün olduğunu, bu nedenle konusu kalmayan talep hakkında hüküm kurulmasına yerolmadığına karar verilmesini, davaya sebebiyet verildiğinden lehe vekalet ücreti verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu ... vekili, davanın süresinde açılmadığını, aciz belgesi sunulmadığını, takip konusu borcun Vergi Mahkemesinde devam eden davalar nedeniyle kesinleşmediğini, dava konusu taşınmazları ... ihalesinden alıp rayiç bedelle borçtan önce sattıkların belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, ... Mahkemelerinin yetkili olduğunu dava konusu taşınmazı banka kredisi kullanarak rayiç değerle aldıkların belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ...vekili,dava konusu taşınmazı 24.3.2008 tarihinde iyiniyetle ve 110.000 TL bedelle aldıklarını, davanın süresinde açılmadığını, aciz belgesi sunulmadığını, taşınmazı 2008 yılı Nisan ayından beri kullandıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazı iyiniyetle aldıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... İnş. Emlak ... ve Tic.Ltd.Şti. vekili, iptal koşullarının bulunmadığını, dava konusu taşınmazı rayiç bedelle ve iyiniyetle aldıklarını,üzerine bina yaptıklarını ve sattıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, iptal koşullarının bulunmadığını, dava konusu taşınmazı 260.000 TL bedelle aldıkların belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili iptal koşullarının bulunmadığını, dava konusu taşınmazı rayiç bedelle ve iyiniyetle aldıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... dava konusu taşınmazı banka kredisi ile aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., savunma yapmamıştır.
Davalı ..., dava konusu taşınmazı 60.000 TL bedelle aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... dava konusu taşınmazı emlakçı aracılğıyla 50.000 TL bedelle aldığını 20.000 TL"lik tadilat yaptırdığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava açıldıktan sonra yasa gereği borcun yapılandırıldığı, taksitlerin ödenmekte olduğu, bu şekilde davanın da konusu kalmadığı gerekçesiyle esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına, konulmuş bulunan tedbirlerin kaldırılmasına, 492 Sayılı Harçlar Yasası uyarınca harç alınmasına yer olmadığına, Yasa gereği, davacı kurum ile davalı ..."un, borcu yapılandırdığı anlaşıldığından .
davanın mahiyeti gereği tarafların leh ve aleyhine ücreti vekalete yer olmadığına, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, dair karar verilmiş; hükmün, davalı ... ...tarafından lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine yönelik temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 12/05/2015 Tarih ve 2013/20103 Esas, 2015/7296 Karar sayılı ilamı ile hükmün "davanın konusuz kaldığı yönünden kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamasına rağmen davanın konusuz kalması halinde dava açılmasına hangi tarafın neden olduğu araştırılarak davalı yararına yargılama giderleri ve vekalet ücreti (1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” ve AAÜT"nın 6/1 maddeleri de gözönüne alınarak) bakımından yapılan araştırmaya göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, açılan davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, maktu karar ve ilam harcının davalı ..."tan alınarak Hazineye gelir kaydına, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı ..."tan alınarak davacıya verilmesine, davalı ... tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı taraflarca yapılan yargılama giderinin davacıdan alınarak ilgili davalıya verilmesine, davacı lehine belirlenen maktu vekalet ücretinin davalı ..."tan alınarak davacıya verilmesine, 1136 S.K. 168. Maddesi, AAÜT 3/2 İlk cümle maddesi, 6/1 İkinci cümle maddesi de dikkate alınarak hesap olunan 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı ... dışındaki diğer kendisini vekil ile temsil ettiren davalı tarafa verilmesine, dair karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulduğu halde bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada, bozma ilamına aykırı olacak şekilde gerekli araştırma yapılmadan borçlu ... tarafından taşınmazların devrinin gerçekleştirilmiş olması nedeniyle borçlunun dava açmaya sebebiyet verdiği gerekçesiyle aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Ancak mahkemenin temyizden önceki 11/02/2013 tarihli kararında
taraflar lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmediği halde davacı vekili bu kararı temyiz etmemiş, 3. Kişi ..."ın temyizi üzerine yazılı sebeple mahkemenin hükmü bozulmuştur. Bozma ilamından sonra mahkemece 10/03/2016 tarihli kararında borçlu ... yargılama masraflarından sorumlu tutulmuş ve davacı lehine ücreti vekalete hükmedilmiştir. Mahkemenin ilk kararının davacı tarafça temyiz edilmemesi nedeniyle davalılar lehine usuli kazanılmış hak bulunmasına ve aleyhine ücreti vekalet ile yargılama masrafı verilen borçlu ..."in de temyiz yoluna başvurmamış olmasına göre davacı Gelir İdaresi Başkanlığı açısından kararın kesinleşen yönü hakkında kararı temyiz etmekte hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin hukuki yarar yokluğundan REDDİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.