MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mağdur ..."ın babası olan ... tarafından yaralanmasından hemen sonra getirildiği ... hastanesinde uzman doktor olarak görev yapan sanık tarafından yapılan muayenesinin ardından, hayati tehlikesi bulunmadığı belirtilen 09.07.2010 tarihli raporun gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği iddia ve kabul edilen olayda; her nekadar Adli Tıp Kurumu ... İhtisas Kurulu 26.11.2010 tarihli raporunda; doktor olan sanığın suça konu raporundaki ""halen hayati tehlike yoktur"" şeklindeki ifadesinin tıp kurallarına uygun olmadığı belirtilmiş ise de; olay tarihinde mağdur ..."ın sanık tarafından muayene edilerek tespit edilen tüm lezyonların suça konu rapora yazılmış olması ve hali hazırdaki duruma göre hayati tehlikesi bulunmadığı yönünde tıbbi kanaat bildirilmiş olduğu anlaşılan olayda; sanığın eyleminde sağlık görevlisinin gerçeğe aykırı rapor düzenlemesi suçunun maddi unsurunun bulunmadığı gözetilerek; unsurları itibariyle oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine hükmolunması;
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi gereğince istem gibi BOZULMASINA, 02.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.