Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14980
Karar No: 2016/4422
Karar Tarihi: 20.04.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/14980 Esas 2016/4422 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, davacının İngiltere'ye gitmek için davalı bankadan kendi adına 10.000 TL para havalesi yapması ve parasının başka kişiler tarafından çekildiğini öğrenmesi üzerine açılmıştır. Mahkeme davalının sözleşmeye uygun davranmadığı gerekçesiyle davayı kısmen kabul etmiş ve davalıdan 9.500,10 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar vermiştir. Ancak, davalının hukuki sorumluluğu üzerindeki savunması ve davanın tüketici mahkemesi sıfatıyla harç yatırılmaksızın açılması nedeniyle karar temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesinde, davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması gerekirken harcın yatırılmaması nedeniyle yapılan yanlışa dikkat çekilmiş ve karar bozulmuştur. Ayrıca, davalının acentesi olduğu yabancı bir şirketin hukuki sorumluluğu üzerindeki savunması da tartışılmadan karar verilmesi hatalı bularak bozma kararı verilmiştir. TTK'nın 105/2 maddesi gereğince acente aleyhine asıla izafeten dava açılabileceği düzenlenmiştir.
Kanun Maddeleri:
- TTK'nın 4/1-c maddesi
- BK'nın 555-560. maddeleri
- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 105/2 maddesi.
11. Hukuk Dairesi         2015/14980 E.  ,  2016/4422 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11.03.2015 tarih ve 2014/489-2015/118 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin İngiltere"ye tatil için gideceğinden üzerinde nakit para taşımamak için davalı ... şubesinden kendi adına ..."dan 03-04.09.2014 tarihinde 5.000,00"er TL"den toplam 10.000,00 TL para havalesi yaptığını, parayı kendi adına yatırdığını, daha sonra İngiltere"ye gitmekten vazgeçtiğini, bu parayı geri almak için ...ya gittiğinde kendi adına olan paranın çekildiğini gördüğünü, parasının ...nın güvencesi altında olduğunu ileri sürerek, parasının üçüncü şahıslara ödenmesi nedeniyle davalı ..."dan 10.000 TL"nin yasal faizi ile birlikte tahsil edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ile davalı ... arasında yurtdışına para gönderimine ilişkin olarak ... adı altında sözleşme imzalandığı, bu sözleşme doğrultusunda davacının davalı ... aracılığı ile 03.09.2014 tarihinde 4.751,48 TL 04.09.2014 tarihinde 4.749,65 TL"yi yurtdışına yine kendi adına gönderdiği, toplamda 468 TL komisyon kesildiği, ancak gönderilen paranın davacı tarafından çekilmediği, davacı adına gönderilmesine rağmen hesaptan paranın tespit edilemeyen şahıslar tarafından çekildiği, davalı ... davacı ile aralarındaki sözleşme gereğince gönderilen paranın gönderilen kişi tarafından çekilmesini sağlamakla yükümlü olduğu, bu durumda davalı ... sözleşmenin kendisine yüklediği yükümlülüğü yerine getirmemiş olup davacının bu durumdan kaynaklanan zararını gidermekle sorumlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne 9.500,10 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecekyasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dava, gönderilenden başkasına ödenen havale nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, TTK"nın 4/1-c maddesine göre BK"nın 555-560. maddelerinde düzenlenen havale ile ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının mutlak ticari davalardan olması sebebiyle mahkemece davaya genel mahkeme sıfatıyla bakılması doğru ise de; dava Tüketici Mahkemesi sıfatıyla harç yatırılmaksızın açıldığından, mahkemece harcın yatırtılması suretiyle davaya devam edilmesi gerekirken bu hususun üzerinde durulmadan esas hakkında karar verilmiş olması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Acentenin şahsi kusuruna dayalı olarak dava açılmadığı sürece, 6102 sayılı TTK"nın 105/2 maddesi gereğince acente aleyhine asıla izafeten dava açılabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda davalı, kendisinin yurtdışında mukim ... Şirketi"nin acentesi sıfatıyla işlem yaptığını, yapılan işlemden dolayı tüm sorumluluğun dava dışı şirket de olduğunu bildirerek, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuş, ... para gönderim ve müşteri bilgilendirme formunun A bendinde de, söz konusu yabancı şirketin ayrı bir tüzel kişiliği olduğunun ve kendisinin de bu tüzel kişiliğin acentesi sıfatıyla hareket ettiği hususlarının yazılı olduğunu bildirmiştir. Bu durumda mahkemece, davalının bu savunması değerlendirilip karar yerinde tartışılmadan hüküm verilmiş olması da doğru olmamış, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    3-Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi