17. Hukuk Dairesi 2016/854 E. , 2018/10720 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; 24/03/2013 tarihinde müvekkili ... adına kayıtlı, diğer müvekkili ..."nin sevk ve idaresindeki araç ile dava dışı sürücünün sevk ve idaresindeki araçların çarpışması sonucu maddi hasarlı ve yaralamalı kaza meydana geldiğini, kaza nedeniyle kasko sigortacısı olan davalı ... şirketinin, araçta meydana gelen hasar bedelini araç sürücüsü ve aracın sahibi olan müvekkillerinden tahsil ettiğini, ancak kaza tespit tutanağında aracın sürücüsü olan müvekkilinin alkolsüz olduğunu, olayın meydana geliş şekli ve kaza tespit tutanağı incelendiğinde müvekkilinin oluşa göre kusursuz olduğunu ileri sürerek müvekkilleri tarafından ödenen 12.500,00 TL sebepsiz zenginleşme bedelinin istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın reddine ... verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, zorunlu mali sorumluluk ... poliçesi kapsamında ödenen ve sigortalı ...’dan tahsil edilen tazminatın istirdadı istemine ilişkindir.
Somut olayda davacılardan sürücü ... her ne kadar ... şirketine ödenen 12.500,00 TL tazminatın istirdadı için dava açmış ise de dosya kapsamında tazminatın araç maliki davacı ... tarafından ödendiği belirtilmektedir. ... Genel Şartları B.4 maddesine göre ...-sigortalı ilişkisini düzenlemiştir. Bu nedenle davacı ..."nin aktif dava ehliyeti olmadığından davanın HMK 114-115 madde hgükümlerine göre usulden reddine ... verilmesi gerekirken, davanın esastan reddine ... verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine ... verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. 2918 sayılı ....nun 48. maddesinde; alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir.
Karayolları Trafik Yönetmeliğinin "Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı" başlıklı 97. maddesinde alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra konu ile ilgili olan "b-2" bendinde "alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tespit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır. Ayrıca Zorunlu Mali Mesuliyet Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.d maddesinde; tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının ... ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır. Bununla birlikte Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinin dayanağını teşkil eden ..."nun 48. maddesinin yasaklamayı düzenleyen ilk fıkrasında, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli araç sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaklanmış olup, aynı maddenin 2. fıkrasındaki yönetmelik düzenlenmesine olanak tanıyan hükümde, yasaklama yetkisi yönetmeliğe bırakılmış olmadığından, Karayolları Trafik Yönetmeliği"nin 97. maddesinde, yukarıda anılan yasa hükmü tekrarlandıktan ve müteakip, uyuşturucu veya keyif verici maddeler ile alkollü içkilerin oranlarının ne şekilde saptanacağı belirlendikten sonra, yasada yer alan hükmü dikkate almadan salt 0.50 promilin üstünde alınan alkol miktarına göre araç kullanma yasağı getirilmesinin yasal dayanağı bulunmadığından geçersiz bulunmaktadır. Geçersiz yönetmelik hükümlerinin yasaya aykırı bir şekilde genel şart olarak kabulü de mümkün değildir. O halde, zararın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü TTK"nun 1281. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
Açıklanan bu maddi ve hukuksal olgulara göre hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü TTK"nun 1281. maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir.
..."ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurların da olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağının kabulüne, ... verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir.(Bkz. YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713, YHGK 14.05.2014 gün ve 2013/17-1098, 2014-644; YHGK 13.05.2015 gün ve 2013/17-2156, 2015/1338 sayılı ilamları)
Somut olayda, mahkemece münhasırlık hususunda ... hukukçusu ve nöroloji uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda davacının alkolün etkisiyle kendi kusur oranı üzerine münhasıran etkili olduğu, alkol dışında başka unsurların rol oynamadığı, davacı sürücü % 50, dava dışı sürücünün % 50 kusurlu olduğunun belirtildiği, mahkeme kazanın alkol etkisi ile gerçekleştiğinden bahisle davayı reddetmiştir. Ne varki kazada karşı araç sürücüsünün de kusuru bulunduğundan kazanın salt alkolün etkisiyle meydana geldiğinden söz edilemez. O halde sigortalı davacı ... yönünden toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre ... verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine ... verilmesi doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 14.11.2018 tarihinde oybirliğiyle ... verildi.