MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine dair

Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak ;
1) Sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan, 5237 sayılı TCK"nin 86/1, 86/3-e, 87/1-d, 87/1-son maddeleri uyarınca, cezasının 5 yıldan az olamayacağı anlaşıldığından CMK"nin 196/2 maddesi gereğince sanığın istinabe suretiyle sorguya çekilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2) Kabule göre de;
a) Müşteki ve mağdurun aşamalardaki iddiaları ile tanık beyanları arasındaki çelişkili anlatımlar bulunmakla, gerektiğinde yüzleştirme de yapılmak suretiyle sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun müşteki ve mağdurlara yönelik eylemlerinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlendikten sonra hukuki durumlarının tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
b) Müşteki ve mağdur ile sanıklar ve suça sürüklenen çocuk arasındaki kavganın, sanık ..."in kardeşi ... ile mağdur ... arasındaki önceden meydana gelen husumetten kaynaklandığı anlaşılmakla, CGK"nun 22.10.2002 tarih 2002/4-238 esas ve 2002/367 karar sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin araştırılması, bu hususun tespit edilememesi durumunda da sanıklar ve suça sürüklenen çocuk lehine TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
c) Sanıklar ... ve ... yönünden; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı, 6723 sayılı Kanunun 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.