Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13583
Karar No: 2016/6508

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13583 Esas 2016/6508 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/13583 E.  ,  2016/6508 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi .davacı ... Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... Yönetimi, 14.12.2004 tarihli dilekçesiyle, ... köyü 1938 sayılı parselin, yörede yapılıp kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığını iddia ederek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ve orman niteliği ile ... adına tescili istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; davacı ... Yönetimi tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07/06/2012 tarih ve 2012/2144 E. - 8701 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Yörede 1990 yılında yapılan genel kadastroda 1938 pasel sayılı 1381 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tesbit edilmiş, Vakıflar Yönetiminin davasının feragat nedeniyle reddine ilişkin 20.01.1992 gün ve 1991/1768 - 920 sayılı kararının temyiz edilmeden 09.03.1992 tarihinde kesinleşmesiyle bu kişi adına tapuya kayıt edilmiş; 04.11.1998 gün ve 539 sayılı encümen kararı ile safyası kapatılarak 49 m²"si DOP olarak ayrıldıktan sonra, kalan bölümünün 299 m² bölümünün 20021 ada 1 parsel, 603 m² bölümünün ise 20022 ada 5 sayılı parsele şüyulandırıldığı, eylemli olarak imar planında (A) ve (B) ile gösterilen 959 m² bölümünün imar yolu olarak ayrılıp, (D) ile gösterilen 340 m² bölümünde 20022 ada 11 parsel, (C) ile gösterilen 82 m² bölümünün ise 20023 da 3 sayılı parsel olarak ifraz edildiği, yeniden yapılan parselasyon ile 20021 ada 1, 2 ve 3, 20022 ada 1 ilâ 6 sayılı parsellerin ada numaralarında bir değişikilik olmadan 7 ilâ 12 sayılı parsellerin oluştuğu saptanmıştır.
    Getirtilen tapu kayıtları ve krokilerden, çekişmeli parselin 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre ifrazıyla, çekişmeli parselin çap krokisi içinde aynı köy 20023 ada 3 ve 20022 ada 11 sayılı parsellerin oluşturulduğu, bir bölümünün ise imar yolu olarak bırakıldığı, sözü edilen parsellerin davalılar dışında başka paydaşlarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın aynına ilişkin davalarda davalı sıfatının taşınmazın tapudaki pay sahibi olan tüm malik ya da maliklerine ait olduğu, davanın ... köyü 1938 sayılı parselin çap krokisi içinde kalan taşınmaz için açıldığı, çap krokisi içinde bir bölümün imar yolu olarak bırakıldığı, bu nedenle, imar uygulamasını yapan belediyenin davalı sıfatının bulunduğu, parselasyon ile 1938 sayılı parselin tapudaki sayfasının kapatıldığı, ifrazen 20023 ada 3 ve 20022 ada 11 sayılı parsellerin oluştuğu, bu parsellerde davalıların payları bulunmakla birlikte, davalılar dışında da bir kısım paydaşlarının bulunduğu, davalı sıfatı bulunan diğer tapu maliklerinin yokluklarında yargılama yapıp hüküm kurulamayacağı, bu nedenle imar uygulaması ve parselasyonu yapan belediye başkanlığı ile 20023 ada 3 ve 20022 ada 11 sayılı parsellerin davalılar dışındaki diğer paydaşları aleyhine dava açması için olanak verilmesi ve dava açması halinde davaların birleştirilerek aleyhine dava açılanların savunma ve delillerinin sorularak yargılamaya devam edilmesi gerektiği düşünülmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.” denilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulup, bozma kararı yönünde işlemler yapıldıktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın daha sonra arazi kadastrosu yoluyla oluşturulan tapu kaydının iptal ve orman niteliğiyle tesciline ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra, 1976 yılında ilk tahditin aplikasyonu ve ... Vakfının tapulu taşınmazları yönünden ...nün itirazı üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanının hâkem sıfatıyla verdiği karar ile tahdidi iptal edilen yerler hakkında yapılan ormanların kadastrosu çalışmaları 15.09.1976 tarihinde, bu işlemlere karşı yapılan itirazları inceleyen 7 numaralı Orman Kadastro Komisyonu işlemleri de 09.12.1976 tarihinde ilân edilmiştir. Daha sonra, 1988 yılında 36 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca aplikasyon ve sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ile 3302 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması yapılmış ve 15.06.1989 tarihinde ilân edilmiştir.
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın 1942 yılında yapılan orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu, bu yapılan tahdide ilişkin olarak ... tarafından yapılan itiraz sonucu ... Vakfına ait tapunun kapsadığı alan ile ilgili olarak Yargıtay 2. Hukuk Dairesince hâkem sıfatı ile verilen karar ile orman tahdidinin iptal edildiği, Vakıf tapusu kapsamı dışında kalan yerler yönünden ise tahdidin kesinleştiği, 1976 yılında orman tahdidinin tamamen iptal edildiği kabul edilerek yeniden yapılan tahdit işlemine değer verilemeyeceği, aplikasyon ile orman sınırlarının değiştirilemeyeceği, 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca orman kadastro komisyonlarınca yapılacağından 1990 yılında yapılan mutabakat zaptı ile orman sınırlarının değiştirilemeyeceği, bu şekilde yapılan işlemlere değer verilemeyeceğinden dava konusu taşınmazın 1942 yılı orman tahdidinde orman sınırları dışında bırakılması ve davacı yönetimin de kesinleşmiş tahdide dayalı olarak dava açtığı anlaşılması nedeniyle taşınmazın orman tahdidi dışında kaldığı anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 08/06/2016 günü oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi