23. Hukuk Dairesi 2013/1646 E. , 2013/2119 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin borçlu ... Reklam Ltd. Şti."nden alacaklı olduğunu, davalının borçlu hakkında başlattığı takibe esas alacağın muvazaalı olduğunu, takip borçlusu... ile alacaklının yakın akraba olduklarını, davalının başlattığı takipte borçluya gönderilen ödeme emri tebliğ tarihinin, borçlunun müvekkiline borçlandığı faturaların tarihinden önce olduğunu ve fakat müvekkilinin alacaklı olduğu bonoların düzenlenme tarihleriyle aynı olduğunu, müvekkilinin başlattığı takibe itiraz edilmesine rağmen, davalının takibine itiraz edilmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile müvekkilinin alacağının ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, takip borçlularından..."nun kardeşi ve diğer borçlu şirketin ortağı ve temsilcisi olduğunu, kardeşinin zaman içerisinde kendisinden aldığı borçları ödemeyememesi nedeniyle takip dayanağı bononun düzenlendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ispat yükünün kural olarak davalı alacaklıda bulunduğu, davalı alacağının 01...2010 düzenleme, ....01.2011 tarihli bonoya dayalı olduğu, takibin ise 06.09.2011 tarihinde başlatıldığı, davalının takip dayanağı olan bononun tek başına alacağın varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı, keşide ve vade tarihi ile bononun takibe konulduğu 06.09.2011 tarihinin davacı alacağının dayanağı bonoların düzenlenme tarihi olan 09.09.2011 tarihinden sonra olduğu, davalının kardeşi ve yeğeni olan takip borçlularına 2009 yılında banka havalesi ile gönderdiği ve ödünç verdiğini ileri sürdüğü para ile ilgili sonradan bono düzenlenmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığı, davalı alacağının borçlu ile aralarındaki ödünç para verme ilişkisinin varlığına yönelik yazılı delil bildirmemesi nedeniyle alacağının varlığını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalıya ödenmesi belirtilen paranın davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ve davalı tarafından temiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalının temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ile davalının tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harçlar peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.