Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/3886 Esas 2020/6121 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3886
Karar No: 2020/6121
Karar Tarihi: 09.06.2020

Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/3886 Esas 2020/6121 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kasten yaralama davası hükümü temyiz edilmiştir. Ancak, mahkemenin savunma hakkını kısıtlaması, tekerrür hükümlerinin doğru değerlendirilmemesi ve cezada orantılılık ilkesinin gözetilmemesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şöyledir:
- 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi (savunma hakkı)
- 5237 sayılı TCK\"nin 58. maddesi (tehdit suçu)
- 6763 sayılı Kanun\"un 34. maddesi (uzlaştırma işlemi)
- 5237 sayılı TCK\"nin 86/3-a-e maddesi (nitelikli haller)
- 5237 sayılı TCK\"nin 61. maddesi (ceza ölçütleri)
- 5237 sayılı TCK\"nin 3. maddesi (cezada orantılılık ilkesi)
- 5237 sayılı TCK\"nin 86/2. maddesi (ceza tayini)
3. Ceza Dairesi         2020/3886 E.  ,  2020/6121 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) 5271 sayılı CMK’nin 226. maddesi gereği ek savunma hakkı tanınmadan ve savunması yakalama kararı üzerine İstanbul Anadolu 49. Asliye Ceza Mahkemesince tespit olunan sanığa adli sicil kaydı da okunmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 58. maddesinin uygulanması suretiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (Pelissier ve Sassi/Fransa, No: 25444/94, P. 67, Sadak ve diğerleri/Türkiye No: 29900/96, 29901/96, 29902/96, 29903/96, 17.07.2001) kararlarında belirtildiği üzere, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin “Adil yargılanma hakkı” başlıklı 6. maddesine, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine ve CMK’nin 226. maddesine muhalefet edilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
    2) Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamdaki suçun, TCK"nin 106/1-1.cümlesi uyarınca hükmolunan tehdit suçu olması ve tehdit suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınmış olduğu anlaşıldığından, tekerrüre esas ilamda uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) Sanığın üzerine atılı suçu kızına karşı, silahtan sayılan sopa ile işlediği olayda, sanık hakkında hüküm kurulurken 5237 sayılı TCK"nin 86/3-a-e maddesi gereğince artırım yapılmaması ve birden fazla nitelikli halin (TCK"nin 86/3-a, 86/3-e) ihlali ile atılı suçu işleyen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK"nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak TCK"nin 86/2. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle eksik ceza tayin edilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.