21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/794 Karar No: 2007/8563 Karar Tarihi: 24.5.2007
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/794 Esas 2007/8563 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı işveren, iş kazası sonucu %53 oranında sürekli işgöremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararının giderilmesine ilişkin davanın kısmen kabul edildiği mahkeme kararını temyiz etmiştir. Mahkeme, davalı işvereni %100 kusurlu kabul ederek maddi ve manevi tazminatın kısmen kabulüne karar vermiş, fakat kusur oranının belirlenmesinde hata yapıldığı belirlenmiştir. Davaya konu iş kazasında davacı işçinin kusuru bulunmadığı, davalı işverenin ise %90 oranında kusurlu olduğu belirtilen 15.3.2004 tarihli bilirkişi raporu göz önünde bulundurularak maddi zararın yeniden hesaplanması gerektiği ve sonucuna göre de çıkan maddi zararın önceki hükme esas alınan hesap uzmanı raporunda saptanan zarardan fazla çıkması durumunda bunun geçmeyecek şekilde karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Kararda, 4857 sayılı İş Kanunu'nun iş kazalarından kaynaklanan sorumluluk hükümleri ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun bilirkişi raporu hükümleri ile ilgili açıklamalar yapılmıştır.
21. Hukuk Dairesi 2007/794 E. , 2007/8563 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Kartal 2. İş Mahkemesi Tarih : 19.10. 2006 No : 309-770
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava iş kazası sonucu % 53 oranında sürekli işgöremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davalı işveren %100 kusurlu kabul edilerek maddi ve manevi tazminatın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de kusur oranının belirlenmesinde hataya düşülmüştür. Uyuşmazlık, tazminatın saptanmasında doğrudan etkili olan ve davacının itiraz etmediği kusurun aidiyetine ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınıp alınmayacağı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda, mahkemece kabul edilen ve maddi tazminatın hesaplanmasına esas alınan kusur aidiyetine ilişkin 2.12.2004 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, davaya konu iş kazasında davacı işçinin kusuru bulunmadığı, davalı işverenin ise %100 oranında kusurlu olduğu saptanmış ve davalı taraf bu rapora itirazda bulunmuştur. Bu rapordan önce aynı konuda alınan 15.3.2004 tarihli bilirkişi raporunda ise, davacı işçinin %10 , davalı işverenin %90 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, davalı vekili bu rapora itiraz ederken davacı vekili 1.7.2004 tarihli oturumda rapora karşı bir diyeceği olmadığını beyan ederek itirazda bulunmamıştır. Kusurun aidiyetine ilişkin bilirkişi raporu tarafların denetimine de tabi olup, raporda gözetilen unsurlar yönünden bir itiraza uğramamaları halinde, lehine olan taraf yönünden usuli kazanılmış hak oluşacaktır. Bu nedenle, davacı tarafın itirazı bulunmayan 15.3.2004 tarihli bilirkişi raporuna göre işçinin %10 kusuru yönünden davalı yararına gerçekleşmiş bir usuli kazanılmış hakkın varlığından söz edilecektir. Bu durumda yapılacak iş; kusurun adiyetine ilişkin 15.3.2004 tarihli bilirkişi raporu esas alınmak süreti ile maddi zararın yeniden hesap uzmanınca saptanması ve sonucuna göre de çıkan maddi zararın önceki hükme esas alınan hesap uzmanı raporunda saptanan zarardan fazla çıkması durumunda bunu geçmeyecek şekilde karar vermektir. Mahkemece tüm bu hususlar düşünülmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedendir. O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 24.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.