Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/2122
Karar No: 2009/2143
Karar Tarihi: 02.04.2009

Kadastro Tespitine İtiraz - Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2009/2122 Esas 2009/2143 Karar Sayılı İlamı

 

 

16. Hukuk Dairesi 2009/2122 E., 2009/2143 K.

16. Hukuk Dairesi 2009/2122 E., 2009/2143 K.

  • KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ

 

  • 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 13 ]
  • 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 20 ]
  • 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 30 ]

"İçtihat Metni"

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, gereği görüşüldü:

Kadastro sırasında 15 ada 7 ve 176 ada 5 parsel sayılı 6598 ve 95890 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların tespiti sırasında uyuşmazlık çıktı-ğından, konu Kadastro Komisyonuna intikal etmiş, Kadastro Komisyonunca yetkisizlik kararı verilerek tutanak ve ekleri Kadastro Mahkemesine aktarıl-mıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, çekişmeli parsellerin davalı İbrahim mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Mahkemece temyize konu 176 ada 5 parsel sayılı taşınmazın davalı İbrahim mirasçılarının tutunduğu 08.11.1946 tarih 6 sıra sayıiı tapunun sınırları kapsamında kaldığı ve tapunun krokisinden şeklen faydalanabildiği, bu yeri davacıların murislerinin İbrahim"e sattığı, o zamandan beri davalıların zilyet oldukları, davacıların zilyetliklerinin bulunmadığı, tapu kaydının tedavül görmediği, 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 20/A maddesi gereği krokideki sınırların sabit ve zeminde olduğu gerekçesi ile 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 13/B-c maddesi şartlarının davalılar lehine gerçekleştiği kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hükme yeterli bulunmamaktadır. Temyize konu taşınmazın çifte tapu kaydı nedeniyle malik hanesi açık bırakılarak tespit edilmiş olması nedeniyle, 3402 sayılı Yasa"nın 30/2. maddesi gereğince gerçek hak sahibinin mahkemece re"sen tespiti gerekmektedir. Tapu kayıtlarının uygulaması ve zilyetlik yönünden yapılan araştırmalar yetersizdir. Eksik inceleme ile hüküm verilemez. O halde mahallinde yeniden elverdiğince yaşlı, davanın sonucunda menfaati bulunmayacak, tarafsız yerel bilirkişiler, aynı yöntemle gösterilen taraf tanıkları, fen bilirkişileri ve 3 kişiden oluşan zirai bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılarak davacı ve davalıların tapularının kapsamları tereddüte yer bırakmayacak şekilde kesin olarak belirlenmeli, davalı tapu kaydının, davacıların tapu kaydının kapsadığı yerin bir kısmını kapsadığı belirlendiği takdirde, davalı tapusunun davacıların murislerinin satışı sonucu oluştuğu gözönüne alınarak davalı tapu kaydına değer verilmeli, davalı tapu kaydı kapsamı dışında kalıp, davacı tapusu kapsamında kalan bölüm olması halinde de, davacının dayandığı tapu kaydının hukuki değerini koruyup korumadığı 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 13/B-c maddesine göre belirlenmelidir. Bunun için 3 kişilik uzman zirai bilirkişi kurulundan gerekçeli ve ayrıntılı rapor alınarak taşınmazın içinde taşlık, kayalık ve çalılık niteliğinde olan yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, bu gibi yerlerde hayvan otlatmanın ekonomik amaca uygun sürdürülen iktisabı zilyetlik sağlamayacağı hususu gözönüne alınmalıdır. 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 20/B maddesi gereğince kayıt kapsamında kalan yerlerin aynı zamanda kayıt maliki veya alakalı kimselerin kullanımına elverişli özel mülkiyete konu yerlerden olması gerektiği de gözönüne alınarak, bu yerlerde davacı tapusuna değer verilemeyeceği gibi, davalılar yararına da 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 13/B-c maddesi koşulları da oluşmayacağı gözönüne alınarak Hazine"nin gerçek hak sahibi olup olmadığı tartışılmalı, fen bilirkişilerine taşlık, çalılık, kayalık yerleri gösteren ve keşfi izlemeye olanak veren krokili rapor düzenlettirilmeli, toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz ve temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BO-ZULMASINA), 02.04.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi