12. Ceza Dairesi Esas No: 2015/12679 Karar No: 2017/81 Karar Tarihi: 09.01.2017
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/12679 Esas 2017/81 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2015/12679 E. , 2017/81 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı kanun gereğince tazminat Dava Tarihi : 27/11/2012 Hüküm : Davanın kısmen kabulü ile 1.238,00 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Davacı vekilinin yüzüne karşı verilen hükme karşı davacı vekili tarafından 1 haftalık süre içerisinde temyiz isteminde bulunulmamış ise de Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 433/2 maddesi uyarınca davalı vekilinin temyiz talebinin varlığını öğrendiği tarihten itibaren 10 günlük süre içerisinde katılma yolu ile temyiz talebinde bulunulduğu değerlendirilmiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Tazminat davasına esas dosyada, davacının 28/02/2003-29/05/2003 tarihleri arasında tutuklu kaldığı süre içerisinde iş yerinin ticari faaliyetlerine devam ettiğinin anlaşılması ve bu süreç içerisinde dosyaya maddi zararını belgeleyen herhangi bir evrak sunulmaması karşısında, davacının vasıfsız bir işçi gibi değerlendirilerek tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden kesinti yapmadan hesaplanacak miktarın maddi zarar olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bilirkişinin hatalı hesaplamasına dayalı rapora dayanılarak, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, 2-Tutuklama tarihinden itibaren faiz talep edilmiş olmasına karşın, hükmün gerekçesinde 08/04/2003 gözaltı tarihi olarak gösterilip, bu tarihten itibaren hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarına yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.