Esas No: 2010/9020
Karar No: 2010/7347
Karar Tarihi: 13.12.2010
Kadastro Tespiti - Mera Vasfı - Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2010/9020 Esas 2010/7347 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2010/9020 E., 2010/7347 K.
16. Hukuk Dairesi 2010/9020 E., 2010/7347 K.
- KADASTRO TESPİTİ
- MERA VASFI
- 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 28 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda kesinleşen hükmün kanun yararına bozulması istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 102 ada 33 parsel sayılı 1606485.19 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera vasfıyla orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacılar yasal süresi içinde tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın tapu kaydı kapsamında kalan bölümünün ifrazı ile adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 2006/268-2006/139 sayılı ve 19/6/2006 tarihli Karar ile 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 28/2 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ve çekişme konusu 102 ada 33 sayılı parsel tespit gibi tesciline karar verilmiş, karar tebliğ ile kesinleştirilmiştir. Adalet Bakanlığınca tutanak aslı getirtilmeden ve aynı parsel ile ilgili açılan tüm davalar birleştirilmeden ayrı ayrı yargılama yapılarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan kesinleşen hükmün kanun yararına temyiz edilmesi istenmiş, bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30/11/2010 tarih, 2010/283829 sayılı Tebliğnamesi ile HUMK.nun 427/6. maddesi gereğince hükmün kanun yararına bozulması istenilmiştir.
Çekişme konusu 102 ada 33 sayılı parselin Kadastro Mahkemesinin 2006/255 Esas sayılı dava dosyasında da davalı bulunduğu, tutanak aslının bu dosyada bulunduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. Kadastro davalarında, tutanak aslının dosyada bulunması ve aynı parsele yönelik olarak açılan tüm davaların birlikte görülerek sonuçlandırılması gerekir. Aynı parsele yönelik olarak açılan davaların birleştirilmesi gerekirken, ayrı ayrı görülmesi isabetsizdir. Kabule göre de taşınmazın mera niteliğiyle orta malı olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilmesi gerekirken, mera hakkında tescil hükmü kurulması da isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427/6 maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulüne, hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, gereği yapılmak ve Resmî Gazete"de yayınlanmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 13/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.