Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9058
Karar No: 2016/4345
Karar Tarihi: 19.04.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/9058 Esas 2016/4345 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/9058 E.  ,  2016/4345 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ... FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/12/2014 tarih ve 2011/131-2014/281 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl davada davacılar vekili ile birleşen davada taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 19/04/2016 günü hazır bulunan davacılar-karşı davalılar ... vekili Av.... ile asıl davada davalılar-birleşen davada davacı vekili Av.... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, taraflar arasında “...” markasının kullanılması ve aynı markalı ürünlerin satımı konusunda 1997 yılından itibaren başlayan bir ticari ilişkinin bulunduğunu, bu kapsamda müvekkili tarafça işletilen toplam 3 iş yerinin olduğunu, davalı ... ..."nin 18.06.2009 tarihli ihtarnamesi ile bu ilişkinin tek taraflı olarak feshedildiğini, ayrıca müvekkili hakkında asılsız şikayetlerde bulunduğunu, bu nedenle müvekkiline ait iş yerlerinde aramalar yapılıp mallarına el konulduğunu, bedeli ödenmek suretiyle iş yerlerinden birinin devralındığı diğer davalı ... "nin de kira alacağına dayalı olarak müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, bu takibin usulden iptali üzerine bu kez de eski tarihli faturalar düzenleyerek icra takibine konu ettiğini, anılan davalının kötü niyetli bu eylemleri ile müvekkilinin ticari hayatını çekilmez hale getirdiğini ve müvekkilini maddi, manevi zarara uğrattığını, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin davalılar tarafından ağır bir şekilde ihlal edildiğini ileri sürerek, davalıların haksız fesih ve fiillerinden dolayı 300.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar vekili, müvekkillerinden .... ile davacı şirket arasında franchising sözleşmesinin bulunduğunu, dolayısıyla diğer davalılar aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddinin gerektiğini, sözleşme süresi boyunca davacının sürekli sözleşmeye aykırı davrandığını, bu nedenle müvekkili şirketin taraflar arasındaki sözleşmeyi feshettiğini savunarak, davanın reddini istemiş, birleşen davada ise davacı ... vekili, asıl davacı birleşen davalı şirketin, taraflar arasındaki franchising sözleşmesine aykırı davranarak sözleşmenin feshine neden olduğunu ileri sürerek, müspet zararı ve mahrum kalınan karı karşılığı 100.000 TL ile sözleşmede belirlenen 100.000 TL cezai şartın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nce görevsizlik kararı verildiği, bu kararın 27.04.2011 tarihinde kesinleştiği, dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin davalı tarafça 30.03.2011 tarihli dilekçe ile istenildiği, davacı tarafın ise böyle bir talebinin olmadığı, 1086 sayılı HUMK"nın 193. maddesi uyarınca görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin istenilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin gerektiği, birleşen dava yönünden ise taraflar arasında yazılı olmayan franchise sözleşmesinin bulunduğu, bu sözleşmenin birleşen davacı şirket tarafından haklı nedenlerle feshedildiği, bu nedenle uğranılan zararın bilirkişi eliyle tespit edildiği gerekçesiyle asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın kısmen kabulü ile 59.083,48 TL"nin birleşen davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl davada davacılar vekili ile birleşen davada taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre asıl davada davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Asıl dava, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davalı ... ... tarafından haksız olarak feshedildiği, ayrıca bu davalının, davacı hakkında asılsız şikayetlerde bulunduğu, diğer davalı ... "nin ise eski tarihli faturalar düzenleyerek davacı hakkında haksız icra takibi başlattığı iddiasına dayalı maddi, manevi tazminat, birleşen dava ise davacı birleşen davalının, taraflar arasındaki franchise sözleşmesine aykırı davranarak sözleşmenin feshine neden iddiası ile müspet zararın tahsili istemlerine ilişkin olup mahkemece, asıl davada görevsizlik kararı verilmesi üzerine davacı tarafça HUMK"nın 193. maddesi uyarınca 10 günlük süre içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunulmadığı gerekçesiyle asıl davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ancak, asıl davanın açıldığı ... Asliye Ticaret Mahkemesi"nce, 01.03.2011 tarihli karar ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, dosyanın talep halinde ... Fikri ve Sınai Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş, bu karar 27.04.2011 tarihinde kesinleşmiş, davacı tarafça ise karar henüz kesinleşmeden 07.03.2011 havale tarihli dilekçe ile dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmiştir. Bu durumda, görevsizlik kararı üzerine davacı taraf, HUMK"nın 193. maddesinde öngörülen süre içinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini talep ettiğinden mahkemece asıl dava yönünden işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    3-Bozma sebep ve şekline göre birleşen davaya yönelik taraf vekillerinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin asıl davaya yönelik sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davada kurulan hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle birleşen davada kurulan hükme yönelik taraf vekillerinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davalılardan alınıp asıl davada davacılara verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 19/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi