Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2932
Karar No: 2017/5401
Karar Tarihi: 04.07.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/2932 Esas 2017/5401 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2017/2932 E.  ,  2017/5401 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, aksi kurum işleminin iptali ile, yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Eldeki davada uyuşmazlığın çözümü için öncelikle, yargılama hukuku açısından “dava şartı” ile “kesin hüküm” kurum ve kavramlarının temel hukuki esasları üzerinde durulmasında yarar vardır.
    Ayrıntıları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2003/21-30/57 ve 2012/21-176/382 sayılı kararlarında açıkça belirtildiği üzere; dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamada bulunabilmesi için gerekli olan şartlardır. Başka bir anlatımla; dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır.
    Mahkeme, hem davanın açıldığı günde, hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar varolmalıdır.
    Dava şartlarının, davanın açıldığı günde bulunmaması yada bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkemece, davanın mesmu (dinlenebilir) olmadığından reddedilmesi gerekir.
    Dava konusu uyuşmazlığın; daha önce 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 237 ve 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanununun 114/1-i maddelerinde tanımlanan şekilde bir kesin hüküm ile çözümlenmiş olması da dava şartıdır. Bu şart olumsuz dava şartı olarak adlandırılır.
    Kesin hüküm, hem bireyler için hem de devlet için hukuki durumda bir kararlılık ortaya koyar. Bununla, hukuki güvenlik ve yargı erkine güven sağlandığından kamu yararı ile doğrudan ilgilidir.
    Dava konusu uyuşmazlık hakkında kesin hüküm bulunuyorsa, aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeni bir dava açılamaz.
    Eldeki davada, davacı tarafından 10.06.2014 tarihinde tahsis talebinde bulunulduğu, davalı kurumca verilen cevap ile ilk kez sigortalı olunduktan sonra yapılan yaş tashihi nedeniyle doğum tarihinin 25.04.1971 tarihi olarak esas alınması ile 48 yaş şartının henüz gerçekleşmediğinin belirtildiği, davacının açtığı 17.06.2014 tarihli ilk davada, bu davadaki gibi aksi Kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığı bağlanmasını talep ettiği, mahkemece verilen ilk kararın ise “...yerleşmiş yargıtay içtihatlarına göre ilk sigorta girişinden sonraki kesinleşen yaş tashihi kararlarındaki düzeltilmiş yaşın esas alınamayacağı ve davacının düzeltilmemiş yaşı olan 1971 tarihinin dikkate alınması gerektiği ve buna göre 48 yaşını doldurmamış olduğu, düzeltilen yaşı dikkate alınsa dahi bu kez de 5225 günlük diğer şartın gerçekleşmemesi nedeniyle” davanın reddedildiği, bu kararın ise davacının avukatına 14.07.2015 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kararın süresi içerisinde temyiz edilmediği ve kararın kesinleşmesinden sonra 30.12.2015 tarihinde eldeki aynı hukuki sebep ve konu ile davanın açıldığı anlaşılmakta olup, davacının açtığı dava hakkında verilen kesin hüküm nedeniyle davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    Ne var ki; bu aykırığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün ilk fıkrasının silinmesi ile yerine “davanın kesin hüküm nedeniyle usulden reddine” hükmünün yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 04.07.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi