2. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/19411 Karar No: 2016/11720
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/19411 Esas 2016/11720 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2015/19411 E. , 2016/11720 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Hükmü temyiz eden davacı-davalı ..., 11.05.2016 tarihli dilekçesi ile boşanma hususundaki temyizinden feragat ettiğini bildirdiğinden, boşanma hususuyla sınırlı olmak üzere feragat sebebiyle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 3-Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davalarının yapılan muhakemesi neticesinde, mahkemece erkeğin davası kabul, kadının davası reddedilerek tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir. Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, taraflar arasında daha önce görülen ve erkeğin karşı davasına dayanak teşkil eden davanın, “davacı erkeğin davalıyı istemeyerek ailesinin yanına bıraktığı ve fiili ayrılığın tek başına boşanma nedeni olamayacağı” gerekçesiyle reddedilip kesinleştiğinin, bu tarihten sonra tarafların bir araya gelmediklerinin, fiili ayrılık döneminde davacı-davalı kadına kusur olarak yüklenebilecek bir olayın varlığının ve erkeğin ilk boşanma davasında, kadının boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışı kanıtlanamadığının, böylece bu tarihten önceki olaylar artık kadına kusur olarak yüklenemeyeceğinin de anlaşılmasına göre, Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanak teşkil eden ve retle sonuçlanan ilk davayı açan, böylelikle fiili ayrılığa sebep olan ve birlikte yaşamaktan kaçınan davalı-davacı erkeğin boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Durum böyleyken; mahkemece "evlendikten üç ay sonra evi terk eden kadının kusurlu olduğu" gerekçesiyle davacı-davalı kadının yoksulluk nafakası (TMK. m. 175) ve maddi tazminat (TMK m. 174/1) taleplerinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 3. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, 1. bentte gösterilen sebeple davacı-davalı kadının kendi davasının reddi ile erkeğin davasının boşanma yönünden kabulü hususları yönünden sınırlı olmak üzere temyiz talebinin REDDİNE, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.06.2016(Salı)