Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4227
Karar No: 2017/6220
Karar Tarihi: 08.11.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/4227 Esas 2017/6220 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/4227 E.  ,  2017/6220 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TENKİS

    Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Davacı, dava dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanlarında, mirasbırakan ...’ın maliki olduğu ..., ... 5263 parselde bulunan 3 no"lu bağımsız bölümü davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, işlemin muvaazalı olduğunu, bedelin ödenmediğini ileri sürerek taşınmazın tenkisi ile satış işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, taşınmazın banka kredi borcu ödendikten ve banka ipoteği de kaldırıldıktan sonra devralındığını, işlemin muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olarak nitelendirilerek, işlemin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, tapu kaydının davacının miras payı (5/20) oranında iptali ile adına tescile karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde "Hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırılabilir, soru sorabilir, delil gösterilmesini isteyebilir" hükmü düzenlenmiştir.
    O halde; eldeki davada, mahkemece davacının tenkis mi, tapu kaydının iptali ile tescil isteminde mi bulunduğu açıklattırılmadan karar verilmiş olması doğru değildir.
    Öte yandan, taşınmazların aynından doğan davalarda yetki kamu düzeniyle ilgili olup kesin yetki içeren HMK"nın 12. maddesinin birinci fıkrasında, "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir." hükmü yer almış, tenkis davalarında ise TMK 576 ve HMK"nın 11. maddesi gereğince ölen kimsenin son yerleşim yeri mahkemesinin kesin yetkili olduğu belirtilmiştir.
    Somut olayda, mahkemece, öncelikle dava da yetkili olup olmadığının belirlenmesi gerektiği gözardı edilerek hüküm kurulması isabetsizdir.
    Kabule göre de, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkan tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlamaktan ibarettir. Değişik anlatımla, sadece iptal davasının kabulü ile tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği- (dolu pafta sistemi) –genel ilke ile bağdaşmaz.Eldeki davada davacı tescil talebinde bulunmadığı halde tescile karar verilmesi de doğru değildir.
    Hal böyle olunca, davacı isteminin teraddüte yer bırakmayacak şekilde açıklattırılması ve bu açıklamaya göre yetki hususunun değerlendirilmesi, yetkili olduğunun tespiti halinde davacıya, tescil davası açması için önel verilmesi, açıldığı takdirde tescil davasının eldeki dava ile birleştirilmesi, toplanan ve toplanacak delillere göre varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Davalı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi