(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2018/3762 E. , 2021/4669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İli ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 23, 108 ada 4, 30, 32, 50, 77, 109 ada 33, 42 ve 111 ada 3 parsel sayılı sırasıyla 250.33, 5769.02, 1625.44, 2045.51, 2249.20, 3704.84, 384.72, 258.91, 110.43 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı ... adına; 108 ada 18 parsel sayılı 7031.39 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz eşit hisseli olacak şekilde davalılar ... ve ... adlarına; 108 ada 31 parsel sayılı 3.174,05 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz eşit hisseli olarak davalılar ..., ... ve ... adlarına; 108 ada 71 ve 83 parsel sayılı 6.976,66 ve 3.488,17 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalılar ... ve arkadaşları adlarına; 109 ada 63 ve 68 parsel sayılı 4.039,25 ve 5.494,91 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalılar ... ve Abdullah Koçakelçi adlarına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve davalılar yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığını ileri sürerek, tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında müdahil ..., dava konusu 101 ada 23, 108 ada 4, 18, 30, 31, 32, 50, 77, 109 ada 33, 42, 63, 68 ve 111 ada 3 parsel sayılı taşınmazlarda babasından gelen miras hakkı bulunduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda Hazinenin davasının reddine; asli müdahilin davasının kabulüne, çekişmeli taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile 101 ada 23, 108 ada 4, 30, 32, 50, 77, 109 ada 33, 42, 68, 111 ada 3 parsel sayılı taşınmazların toplam 640 pay kabul edilerek, 541 payın davalı ... adına, 99 payın müdahil ... adına, 108 ada 83 ve 109 ada 63 parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları adlarına veraset ilamındaki payları oranında, 108 ada 71 parsel sayılı taşınmazın ... mirasçıları ile ... mirasçıları adlarına veraset ilamındaki miras payları oranında, 108 ada 31 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki ..."ın mirasçıları adlarına miras payları oranında, 108 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki ... mirasçıları adlarına miras payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu ve asli müdahil ve davalı gerçek kişiler yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmişse de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede orman kadastrosu 3402 sayılı Kadastro Kanunu hükümlerine göre yapılmış olup, taşınmazların orman sayılan yerlerden olup olmadıkları eski tarihli resmi belgeler üzerinde yapılacak inceleme ile belirlenecektir. Ne var ki, hükme esas alınan orman bilirkişi raporunda eski tarihli hava fotoğrafı incelemesi yapılmamıştır. Ayrıca dava konusu 108 ada 18 parsel ile 109 ada 63 ve 68 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarındaki sınır ve yüzölçüm bölümleri, sınırlarındaki 109 ada 1 nolu orman parselinin sınırlandırma ve yüzölçümünün dava konusu edilmesi nedeniyle boş bırakılarak tespit yapıldığı halde, söz konusu parseller yönünden davanın tefrik edilerek dava dışı 109 ada 1 nolu orman parselinin dava konusu olduğu ... Kadastro Mahkemesi"nin 2005/9 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilerek davaların birlikte görülmesi gerektiği düşünülmemiştir. Bundan ayrı, çekişmeli taşınmazlara bitişik ya da yakın komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları ile dava konusu olmaları halinde ilgili dava dosyaları ve dayanakları olan tüm kayıt ve belgeler getirilerek uygulanmamıştır. Taşınmazların önceki niteliklerinin ve davalıların iktisaba elverişli zilyetliğinin bulunup bulunmadığının belirlenmesi açısından kadastro tespitinden 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğrafları üzerinde inceleme yapılmamıştır. Çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden değil ise davalılar lehine tespit tarihine kadar zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı husularında, somut verilere dayanmayan bilirkişi raporlarına itibar edilmiş, bu konularda tanık ve yerel bilirkişilerin maddi olaylara dayalı bilgilerine başvurulmamıştır. Öte yandan, dava konusu 108 ada 30, 31 ve 32 parsel sayılı taşınmazlar hakkında ifadelerine başvurulan yerel bilirkişiler, bu taşınmazların daha önceleri kullanılırken sonradan ulaşımın zor olması nedeniyle kullanımın bırakıldığını beyan etmiş olmalarına rağmen, söz konusu kulanılmama süresinin ne kadar olduğu sorulup saptanmamış ve bu kullanılmamanın iradi terk olarak kabul edilip edilemeyeceği tartışılıp değerlendirilmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca ulaşmak için Mahkemece öncelikle,dava konusu 108 ada 18 parsel ile 109 ada 63 ve 68 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarındaki sınır ve yüzölçüm bölümlerinin, sınırlarındaki 109 ada 1 nolu orman parselinin sınırlandırma ve yüzölçümünün dava konusu edilmesi nedeniyle boş bırakılarak tespitin yapıldığı gözetilerek, söz konusu parseller hakkındaki dava, dava dışı 109 ada 1 nolu orman parselinin dava konusu olduğu ... Kadastro Mahkemesi"nin 2005/9 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmek üzere tefrik edilmeli; ayrıca taşınmazlara ait tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları, temin edilebilen en eski ve dava tarihine en yakın ortofoto ve uydu fotoğrafları, çekişmeli taşınmazları ve çevresini gösterir geniş çaplı kroki dosya arasına getirtilmeli, ayrıca taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parseller varsa bu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ve bu parsellerin tespitlerine esas alınan tapu ve vergi kayıtları ile dava konusu olmaları halinde ilgili dava dosyaları ve dayanakları olan tüm kayıt ve belgeler celp edilerek dosya arasına konulmalı ve bundan sonra mahallinde, fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek davada yararı bulunmayan yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların öncesinin ne olduğu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğü, kimden kime, nasıl intikal ettiği, taşınmazlarda imar-ihyaya ne zaman başlanılıp tamamlandığı, imar-ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde belirtilen sürenin geçip geçmediği, bozma öncesi yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişiler tarafından dava konusu 108 ada 30, 31 ve 32 parsel sayılı taşınmazların daha önceleri kullanılırken sonradan ulaşımın zor olması nedeniyle kullanımlarının bırakıldığı belirtilmiş olduğundan, bu taşınmazların ne kadar zamandır kullanılmadığı etraflıca sorulup, maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı ve yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli; alınacak beyanlara göre dava konusu 108 ada 30, 31 ve 32 parsellerdeki uzun süreli kullanılmamanın iradi terk olup olmadığı tartışılmalı; hava fotoğraflarının uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi tarafından stereoskopik yöntemle incelenmesi suretiyle, taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, taşınmazların imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığını, üzerilerindeki ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, önceki ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeleyen ve sınırındaki taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içeren, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; HMK"nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla raporlarda belirtilen hususların somutlaştırılması için, taşınmazlar ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde yakın plan ve panoromik fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmazların sınırları kabaca işaretlettirilmeli; fen bilirkişisinden keşfi takibe ve denetlemeye elverişli rapor ve kroki düzenlemesi istenilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar ve dava konusu taşınmazlardan sınır ve yüzölçüm haneleri boş bırakılan 108 ada 18 parsel ile 109 ada 63 ve 68 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın tefrik edilerek ... Kadastro Mahkemesinin 2005/9 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.