15. Hukuk Dairesi 2016/5176 E. , 2018/209 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı ifa nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup; mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı ile yapmış oldukları yazılı ve sözlü anlaşmaya göre, ... ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 552 ada, 14 parseldeki bina inşaatının yapıldığını, inşaattaki eksikliklerinin giderilmesi, yanlışlıkların düzeltilmesi hususunda ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye cevap verilmemesi üzerine ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2015/1 D. iş sayılı dosyası ile tespit yaptırdıklarını, işbu tespit dosyası ile tespit edilen bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davanın açıldığı 16.10.2015 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un amaç başlıklı 1. maddesinde "Bu Kanunun amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarının koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerinin korucuyu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmelerini teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir." hükmü bulunmaktadır. Kanun"un tanım başlıklı 3. maddesinin (1) bendi, "Sağlayıcı; Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi", (k) bendi, "Tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi", (1) bendi "Tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder" şeklindedir. Bir hukuki
işlemin tüketici işlemi sayılabilmesi için yukarıda belirtilen tanımlara uygun olması gerekir. Açıklanan hususlar gözetildiğinde eser sözleşmesi ilişkisinin de Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için taraflardan birinin tüketici, diğer yanın ise satıcı/sağlayıcı olması gerekir. Bu koşulların bulunması halinde tüketici işleminden ve sonuçta da görevli mahkemenin "tüketici mahkemesi" olduğundan söz edilebilecektir.
Dava, açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6502 sayılı Yasa kapsamında eser sözleşmesi niteliğinde tüketici işlemi olup davacı-iş sahibi, davalı ise yüklenicidir. Bu durumda yasanın 73. maddesi uyarınca görevli mahkeme tüketici mahkemesi olduğundan, ara kararı ile davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılıp karar verilmesi gerekirken genel mahkeme sıfatıyla bakılması doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. Bozma sebebine göre diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 24.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.