17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/493 Karar No: 2018/10453 Karar Tarihi: 12.11.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/493 Esas 2018/10453 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/493 E. , 2018/10453 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 09.05.2013 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu araçla, davalılardan ..."in maliki olduğu ve kaza anında davalı ..."ın sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın çarpışması sonucu müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, birden fazla kez ameliyat olup çok acı çektiğini, hayatının alt üst olduğunu beyanla 100.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek %17 oranındaki avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, davalı ..."in aracın tüm bakımlarını yaptırdığını, kusurunun bulunmadığını, bu davalı yönünden davanın husumet yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, avans faize hükmedilemeyeceğini, davacının emniyet kemeri takmaması nedeniyle tali kusurlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kısmen kabulü ile 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasında oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki 4.bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasında oluşan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosyaya sunulan 12.06.2014 tarihli ... Sağlık Kurulu raporunda davacının engel durumuna göre tüm vücut fonksiyon kaybı oranı %20 olarak tespit edilmiş, Mahkemece doktor bilirkişiden alınan kök ve ek raporlarda davacının maluliyetinin sürekli olmadığı belirtilmiştir. Dosya içinde davacının maluliyetine ilişkin çelişkili iki ayrı rapor bulunmaktadır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda mahkemece, kaza tarihinde yürürlükte olan "Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği" hükümlerine göre ... Kurumu 3. İhtisas Kurulu’ndan rapor alınarak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken çelişki giderilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. 3-Davalıların maliki ve sürücüsü oldukları aracın kamyon olmasına göre hükmedilen tazminata ticari faiz yürütülmesi gerekirken, yasal faize hükmedilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 4-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davacı vekili ve davalılar vekillerinin, manevi tazminata ilişkin bulunan temyiz itirazlarının incelenmesine ise şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin ve davalılar vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara geri verilmesine 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.