11. Hukuk Dairesi 2015/9130 E. , 2016/4237 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/12/2014 tarih ve 2014/381-2014/447 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ... yolu şirketi ile ..."dan ..."e doğru seyahat amacıyla bagajını teslim ettiğini, ancak kendisine verilen bagaj kuponunda ... yazdığını fark ettiğini, durumu yetkililere bildirdiğini ancak uçağın kalktığını ve kendisine yardımcı olunacağının bildirildiğini, ancak geçen süre zarfında bagajın bulunamadığını, müvekkilinin uluslararası düzeyde tanınan bilim adamı ve sanatçı kimliğinin olduğunu, müvekkilinin ..."e kendisi tarafından meydana getirilen “...” adlı eserin sergilenmesi amacıyla gittiğini, bu etkinliğe eserinde içinde olduğu bagaj kaybı nedeniyle katılamadığı gibi iki hafta boyunca sınırlı bütçeyle tek bir kıyafetle yabancı bir ülkede çaresiz kaldığını, bu durum karşısında prestij kaybına uğradığını ve manevi çöküntü yaşadığını ileri sürerek 10.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminatın kayıp tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin sınırlı sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; uyuşmazlığa uluslararası Varşova/Lahey konvansiyonu ve takip eden 4 sayılı Montreal protokolü hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacı tarafından ispatı yapılabilen maddi zarar miktarının 1.253,73 TL olduğu, ancak davalının sınırlı sorumlu olduğu miktarın karar tarihi itibariyle (15 kg x 17 SDR) 843,69 TL olduğu, davacının bagajının davalı tarafından kaybedilmesi karşısında davacının sıkıntılar yaşadığı ve tatilinin kabusa döndüğü kabul edilse dahi bunun kişilik haklarının ihlaline neden olduğunun kabul edilemeyeceği gerekçesiyle maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile, 843,69 TL’nin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.