17. Hukuk Dairesi 2016/503 E. , 2018/10406 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, 13.10.2013 tarihinde, sürücüsü belirlenemeyen aracın tek taraflı trafik kazasında, müvekkilinin araçta yolcu olarak bulunan oğlu Şevket"in vefat ettiğini, aracın trafik sigortacısı olan davalı ... şirketi tarafından yapılan 18.737,42 TL ödemenin yetersiz olduğunu belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı baba Veysel için, 250,00 TL tazminatın sigorta şirketine başvuru tarihi olan 09.12.2013"ten itibaren yasal faizi ile tahsilini istemiş, 14.974,68 TL olarak talebini ıslah etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 5.969,25 TL tazminatın 24/02/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, dosya kapsamından olayda hatır taşıması bulunduğunun anlaşılmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
2- Tazminatın saptanması için öncelikle zararın belirlenmesi gerekir. Bu nedenle ilk olarak zararla ilgili indirim sebepleri uygulanarak gerçek zarar belirlenecek (önce kusur indirimi, sonra yapılan ödemeler) sonra da tazminattan indirim nedenleri [TBK 51 ve 52. (818 sayılı BK 43-44 Md.) müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi] uygulanacaktır.
Somut olayda, mahkemece; aktüer bilirkişi raporu ile tespit edilen destek zararı 36.021,73 TL"den (%15 kusur indirimi ve ayrıca % 5 yetiştirme gideri düşülerek bulunan), resen % 25 oranında hatır taşıması indirimi ve sonrasında sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin düşülmesi sonucu kararda yazılı olan tazminat miktarına (5.969,25 TL) ulaşıldığı, aktüer raporda ise, kusur indirimi (% 15-emniyet kemeri takılmaması nedeniyle) yapılmak suretiyle hesaplanan destek zararından (36.021,73 TL) sigorta şirketince yapılan ödemenin güncellenerek (21.047,05 TL) düşüldüğü ve 14.974,68 TL"nin tespit edildiği, bu miktar üzerinden davacı vekili tarafından ıslah talebinde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Davacı babanın desteği müteveffa Şevket"in, dava konusu trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunduğu, bu halde kendisine kusur izafe edilmediği, aktüer bilirkişi tarafından % 15 oranında indirim yapılan kusurun yolcu desteğe ait kusur olmayıp, emniyet kemeri takılmamasından kaynaklanan ve zararın artmasına neden olan müterafik kusur olduğu (BK.44), bu halde aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan destek tazminatından öncelikle %15 oranında kusur indirimi yapılmasının da isabetli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu halde, mahkemece tespit edilen destek zararından öncelikle yapılan ödeme güncelleştirilerek, sonrasında müterafik kusur ve hatır taşıması indirimlerinin yapılması gerekirken, hatalı şekilde %15 oranında kusur indirimi yapılan miktar üzerinden önce hatır indirimi, sonrasında güncelleştirilen ödemenin düşülmesi suretiyle eksik tazminata hükmedilmesi doğru değildir.
3- Dairemizin yerleşik uygulamasına göre hatır taşıması sebebi ile %20 oranında indirim yapılması gerekirken, %25 olarak fazla oranda indirim uygulanması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının oyçokluğu, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının oybirliğiyle kabulü ile
hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(Muhalif) (Muhalif)
MUHALEFET ŞERHİ
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Tazminatın kapsamını belirleme biçimi ve tazminattan yapılacak indirimler ve sıralaması TBK 51 ve 52. (818 Sayılı BK 43-44 Mad) Maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK 51. Maddesine(BK 43. Mad.) göre hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Bir başka anlatımla hakim durumun gereği ve özellikle tarafların kusurlarının ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Böylece tazminat belirlendikten sonra Karayolları Trafik Kanunu’nun 87. Maddesine göre yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa bir başka anlatımla zarar gören bir menfaat karşılığı olmadan hatır için taşınıyorsa gerek öğreti gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsendiği üzere TBK 51.(818 sayılı BK.’nun 43. Mad.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılacaktır. Ayrıca zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise TBK 52. (818. Sayılı BK 44. Mad.) maddesine göre hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 14.03.2012 2011/4-824 E., 2012/134 K. Yine HGK 16.03.2016 Tarih 2014/1018 E., 2016/326 K.) (Yargıtay 17. HD 31/10/2017 2016/12403 E., 2017/9904 K.)
Özetlemek gerekirse hakim tarafların kusur durumunu dikkate alarak tazminatın kapsamını belirledikten sonra bir menfaat karşılığı olmayan hatır için taşıma varsa hatır indirimi yapılacak, ayrıca zarar gören zararın artmasına sebep olmuş yada zarar doğuran fiile rıza göstermiş ise Yargıtay kararlarında yerleşmiş olduğu üzere tazminattan müterafik kusur indirimi yapılarak nihai zarar ve ödenmesi gereken tazminat belirlenecektir. İlgili kanun maddeleri incelendiğinde yapılan ödemeler bir indirim nedeni olarak gösterilmemiştir. Kaldı ki ödemeler tazminatı belirlemede bir indirim sebebi olmayıp Yargıtay uygulamaları ile artık yerleşik hale geldiği gibi borcu söndüren bir nitelik taşımaktadır.(Hukuk Genel Kurulu 03.05.2017 Tarih 2017/2097 E., 2017/894 K.)
Bir başka açıdan kanunun belirlediği sıralamaya uygun olarak nihai tazminatı belirleme biçimi aynı şartlarda zarar görene ödenecek tazminatta bir denge ve adalet oluşturacaktır. Bu durumu bir örnek ile anlatmak gerekirse, 100 TL belirlenen bir tazminattan hiç ödeme yapılmadığı durumda %20 hatır indirimi, %20 müterafik kusur indirimi olmak üzere %40 oranında 40 TL indirim yapıldığında nihai ödenmesi gereken tazminat 100-40 = 60 TL olacaktır.
Dava açılmadan önce güncellenmiş değeri 30 TL bir ödeme yapılmış olması durumunda mahkemenin uyguladığı gibi öncelikle yapılan ödeme tazminattan indirildiğinde 70 TL tazminat kalacak. Bu miktar üzerinden hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi olarak toplam %40 oranın da yani 28 TL indirim yapıldığında ödenmesi gereken nihai tazminat 70-28=42 TL olacaktır. Bu durumda yapılan 30 TL güncellenmiş ödeme ve karar altına alınacak 42 TL olmak üzere toplam ödenen tazminat 72 TL olarak belirlenmektedir.
Kanunda belirtilen ve savunduğumuz sıralama uygulandığında yani 100 TL tazminattan önce hatır indirimi (TBK 51. Mad. BK 43. Mad.) ve müterafik kusur indirimi (TBK 52. Mad. BK 44. Mad.) olarak %40 oranında yani 40 TL indirim yapıldığında nihai tazminat 60 TL olarak belirlenecektir. Buradan 30 TL güncellenmiş ödeme düşüldüğünde karar altına alınması gereken tazminat 60-30=30 TL olarak belirlenecektir. Bunun sonucu olarak 30 TL güncellenmiş ödeme ve 30 TL ödenmesi gereken tazminat olmak üzere 30+30=60 TL tazminat ödenmiş olacaktır.
Görüldüğü gibi tazminattan önce yapılan ödeme düşülüp daha sonra müterafik kusur ve hatır indirimi yapıldığında toplam ödenen miktar 72 TL olurken hiç ödeme yapılmaması durumu ve ödeme yapılması durumunda önce hatır indirimi ve
müterafik kusur indirimi yapılması ve daha sonra güncellenmiş ödemenin mahsubu durumunda verdiğimiz örneğe göre eşit yani 60 TL tazminat ödenmiş olacaktır. Nitekim Yargıtay 11. HD 06.11.2008 Tarih 2007/3948 Esas, 2008/12426 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.
Somut olayda; destek araçta yolcu iken vefat etmiş olup, davacıya davadan önce davalı tarafından ödeme yapılmıştır. Mahkemece destek tazminatı hesaplanmış, sonra BK."nın 44. maddesinde düzenlenen müterafik kusur indirimi (%15 uygulanmış) ve BK."nın 43. maddesi gereği hatır taşıması indirimi (%25 uygulanmış) yapılmış, bundan sonra davadan önceki ödeme güncellenerek düşülmüştür ki mahkemenin bu hesap şekli ve uygulaması doğru olup bozma sebebi yapılmaması gerekirken; çoğunluğun mahkemece tesbit edilen destek zararından öncelikle güncellenmiş ödemenin düşülmesi, sonrasında müterafik kusur ve hatır taşıması indirimlerinin yapılması gerektiği, gerekçesiyle hükmün bozulması görüşüne katılmıyoruz.
(Muhalif) (Muhalif)