![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2017/1583
Karar No: 2017/5159
Karar Tarihi: 19.06.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/1583 Esas 2017/5159 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, resen tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali ile dayanak prim belgesi isteme işlemlerinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamı incelendiğinde, 2000/1-2010/3 dönemleri arasına ilişkin re’sen tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali için işbu davanın açıldığı, daha sonra tebliğ edilen ve aynı dönemleri içeren ödeme emirlerinin iptali için de ayrıca bir dava açıldığı, diğer davada verilen kabul kararının, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 24.04.2014 tarih 2013/7369 Esas 2014/8807 Karar sayılı ilamıyla bozulduğu ve dosyanın ... 1. İş Mahkemesinin 2014/529 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam edildiği, işbu davada mahkemece, aynı döneme ilişkin ödeme emirlerinin ... 1. İş Mahkemesince iptal edilmesi ile aynı konuya ilişkin idari para cezalarının idare mahkemelerince iptal edilmesi sonucu davanın konusuz kaldığı belirtilmek suretiyle davan reddine karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır.
Davaya konu 2000/1-2010/3 dönemleri arası resen tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali için açılan işbu dava ile aynı dönemleri içeren ödeme emirlerinin iptali için açılan davanın sebebi, dava dışı ...’ın gerçekte çalışıp çalışmamasına ilişkin olduğundan ve bu konunun ödeme emri iptali içerikli davada ayrıntılı olarak irdelendiği belirgin olduğundan, söz konusu davanın kesinleşmesi bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir.
Kabule göre de, işbu dava ile kurum tarafından resen tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali için dava açıldığı, açılan bu davanın bir nevi menfi tespit davası olduğu ve dava açıldığında nisbi harç yatırıldığı hususları da göz önüne alındığında, davalı Kurum lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz bulunmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.