15. Hukuk Dairesi 2017/2611 E. , 2018/198 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli ve tazminat talebine ilişkin olup mahkemece asıl davanın kısmen kabulüne karşı davanın reddine dair verilen karar davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı davasında 06.04.2010 tarihli sözleşmeye göre davalıya hafif çelikten Prefabrik 4 adet 52 m2 ve 4 adet 46 m2 olmak üzere toplam 8 adet konutun yapılması işini üstlendiklerini, imalâtı ek imalâtlarla birlikte tamamladıklarını, mahkemede yaptırdıkları tespitte 226.560,00 TL"lık imalât yaptıklarının belirlendiğini ve bu miktar üzerinden fatura düzenlediklerini ancak davalının bu faturayı teslim almaktan kaçındığını, aralarındaki cari hesaba göre bakiye 75.560,00 TL alacaklarının ödenmediğini, bu nedenle icra takibine geçtiklerini ancak davalının takibe itiraz ettiğini belirterek yapılan icra takibine davalının itirazının iptâline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı savunmasında davacının mahkemede yaptırdığı tespit ile alınan raporun eksik ve mevcut durumu yansıtmadığını,bu nedenli itiraz edip davacının taahhütlerindeki eksikliklerin belirtildiğini, davacının 06.04.2010 tarihli sözleşmedeki edimlerini tamamlamaması üzerine ... . Noterliği"nin ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshettiklerini, ancak davacının talebi üzerine sonradan aynı konuda 24.07.2012 tarihinde ek sözleşme imzalandığını, bu sözleşmeye göre davacının 24.07.2012 tarihinden itibaren başlamak üzere 45 iş gününde inşaatı bitirip teslim edeceği, aksi halde gecikeceği her
gün için 1.000,00 USD gecikme bedeli ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, bu ek sözleşmeyi tüm görüşmelerde ve inşaat aşamalarında davacıyı temsil eden, tahsilatları yapan ..."un imzaladığını, inşaatların halen tamamlanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiş, karşı davasında ise 24.07.2012 tarihli sözleşmede belirlenen günlük gecikme bedeli olarak 150.000,00 TL’nın davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece alınan bilirkişi raporuna göre davacı-karşı davalının yaptığı işlerin toplam bedelinin 212.966,64 TL olduğu, bu miktardan ödenen 151.000,00 TL"nin mahsubu sonucu davacı-karşı davalının alacağının 61.966,64 TL olduğu, davalı-karşı davacının gecikme cezası alacağına konu 06.07.2012 tarihli anlaşmanın davacı-karşı davalı şirket yetkilisi tarafından imza edilmediği, imza sahibi olan dava dışı ..."un davalı-karşı davacı iş sahibi şirket ile görüşmelerde bulunması ya da tediye makbuzuna çekleri teslim aldığına dair imza atmasının yüklenici şirket olan davacı-karşı davalıyı sözleşme imzalama bakımından ...’u yetkili kıldığı anlamına gelmeyeceği gerekçesiyle asıl davanın 61.966,40 TL asıl alacak ve 512,35 TL işlemiş faiz miktarı olmak üzere toplam 62.478,75 TL üzerinden kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Sözleşme ile işin yapıldığı tarihlerde yürürlükte olup somut olayda uygulanması gereken 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 32. maddesinde yetkili bir temsilci tarafından diğer bir kimse ile yapılan sözleşmeden doğan alacak ve borçların o kimseye ait olacağı düzenlenmiştir. Buna göre yetkili değil ise, imzalayan şahsen sözleşmeden sorumlu olur. Aynı Kanun"un devam eden 38. maddesinde de bir kimse yetkili olmadığı halde başkası adına hukuki işlem yapmışsa, temsil edilen kişi icazet vermedikçe alacaklı veya borçlu olmayacağı belirtilmiştir. Bu temsilci yetkisiz olsa dahi temsil olunanın sonradan icazet vermesi ya da kendi adına yapılan hukuki işlemi benimsemesi halinde baştan itibaren hukuki işlem geçerli ve temsil olunanı bağlayıcı olacaktır. Somut olayda davacı- karşı davalı karşı davaya yaptığı savunmasında ek sözleşmeyi imzalayan kişinin yetkili temsilcisi olmadığını iddia etmiş, davalı- karşı davacı iş sahibi ise sözleşmeyi imzalayan kişinin temsilci gibi hareket ettiğini, yaptığı işlemlere davacı-karşı davalı tarafından onay verildiğini ileri sürdüğünden mahkemece davacı-karşı davalının ek sözleşmenin yapıldığı 24.07.2012 tarihi ve bundan önceki tarihlerde düzenlediği defter kayıt ve dayanağı belgeler ibraz ettirilip ya da yerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılarak sözleşmeyi imzalayan dava dışı ..."a davacı- karşı davalının onay verip vermediğinin, bu şahsın yetkili temsilcisi gibi kendi adına işlem yapmasını benimseyip benimsemediği konusunda rapor alınıp ek sözleşmenin davacı- karşı davalı yükleniciyi bağlayıcı olduğunun kabul edilmesi durumunda asıl ve ek sözleşme hükümlerine göre gerekli inceleme yapılarak asıl ve karşı davada sonucuna uygun karar verilmesi, ek sözleşmenin yükleniciyi bağlamadığı sonucuna ulaşılırsa, asıl sözleşmenin götürü bedelli olduğu, davalı-karşı davacı iş sahibince keşide edilen ihtarname ile sözleşme feshedilmiş ise de fesih tarihi itibariyle yüklenicinin gerçekleştirdiği imalât seviyesi tespit
ettirilmediğinden tespit ve keşif sırasında gerçekleştirildiği saptanan imalâtların yüklenici tarafından yapıldığı kabul edilip, hükme esas alınan teknik bilirkişi kurulundan eksik ve kusurlar gözetilerek ve düşülmek suretiyle asıl sözleşmeye göre işin tamamına göre gerçekleştirilen imalâtların fizik oranı ve bu oranının KDV dahil asıl sözleşmedeki 179.036,00 TL götürü bedele uygulanarak hak edilen bedel hesaplandıktan sonra kanıtlanan 151.000,00 TL ödeme düşülerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken eksik ve yanılgılı hukuki yorum ile karar verilmesi doğru olmamış davalı-karşı davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı- karşı davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 24.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.