
Esas No: 2015/9105
Karar No: 2016/6255
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/9105 Esas 2016/6255 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 21.10.2008 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; sınırlarını bildirdiği ... köyü ... mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davacının davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalılar ... ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07/11/2014 gün ve .../... - ... sayılı kararıyla bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Dava, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince açılan tescil davası niteliğinde olduğu, aynı maddenin 6. bendi gereğince davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebileceklerinden ve davada davacının feragat isteminden önce davalı ... vekilinin 06/11/2008 tarihli dilekçe ile taşınmazın ... adına tescilini talep ettiğinden, mahkemece davalı ...nin Medenî Kanunun 713/6. maddesi gereğince istemde bulunduğu karşı tescil talebi hususunda olumlu veya olumsuz bir karar vermesi gerekirken, bu hususta hüküm kurulmamış olması usûl ve kanuna aykırı olup hükmün bu yönüyle bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra; davacı tarafın tescil davasının feragat nedeni ile reddine, davalı ...nin tescil talebinin kısmen kabulü ile; fen bilirkişileri tarafından 02/05/2013 tanzim tarihli krokili raporda (A) harfi ile gösterilen 814,15 m2"lik alan ile (B) harfi ile gösterilen 190,04 m2"lik alanın orman vasfıyla ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından esasa; davalı ... vekili tarafından esasa ve vekâlet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır. Genel arazi kadastrosu işlemi 1956 yılında yapılmış ve sonuçları 25.08.1956 - 24.09.1956 tarihleri arasında ilân edilmiş ve kesinleşmiştir. 6831 sayılı Kanuna göre orman kadastro çalışmaları ile 2/B madde uygulama çalışmaları 10/05/2011 tarihinde başlamış, 26/03/2012 tarihinde askı ilânına çıkartmıştır. Orman kadastro çalışmaları yapılan ilân neticesi 26/09/2012 tarihinde kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu sınırları içerisinde kaldığı tesbit edilerek davalı konusu taşınmazın orman niteliği ile ... adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak mahkemece, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm kurulması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yargılamanın tekrarını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 2. bendinden yer alan "kısmen" kelimesini çıkartılarak düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. madde atfıyla HMUK"nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02.06.2016 günü oy birliği ile karar verildi.