12. Ceza Dairesi 2018/6389 E. , 2018/12375 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal
Hüküm : TCK"nın 134/1, 134/1-2, 43/2. maddesi yollamasıyla 43/1, 62, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık ... ile sanık ..."e yönelik tehdit ve hakaret suçlarından hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanık..."ın kardeş ve komşu olup, aralarındaki husumetten dolayı yaklaşık 5 yıldır birbirleriyle konuşmadıkları ve olay günü çıkan tartışmanın ardından ..."ın eşi olan katılan ... ve kızı olan katılan ..."nın balkonda bulundukları andaki görüntülerinin, sanık ... tarafından cep telefonu ile rızaları dışında kaydedildiği iddiasına konu olayda;
Gerek kolluk görevlilerince düzenlenen tutanak içeriklerine gerek sanığa ait güvenlik kamerasından elde edilen görüntülerin ve katılan ... tarafından cep telefonuyla yapılan kaydın çözümüne ilişkin kovuşturma evresinde alınan bilirkişi raporlarına göre; sanığa ait cep telefonunda, katılanların başkalarının görmesini ve bilmesini istemeyecekleri özel yaşam alanlarına ilişkin ve/veya onların sürekli denetim ve gözetim altına alınmaları sonucu elde edilmiş özel hayatlarının gizliliğini ihlal edecek nitelikte herhangi bir görüntü tespit edilmediği gibi, sanığın çekim yapmadığına dair savunmasının aksine, mahkumiyetine yeter, her türlü derecede şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil de bulunmaması karşısında, katılanların iddialarının soyut aşamada kaldığı gözetilip, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanık hakında CMK"nın 223/2-e madde, fıkra ve bendi gereğince beraat kararı verilmesi gerekirken, “...sanık ..."in… aracından inerek balkonda bulunan katılanların görüntülerini rızaları dışında cep telefonu ile kayıt yaptığı, bu hususun cep telefon kayıtlarından anlaşıldığı, sanığın üzerilerine atılı suçlamayı kabul etmediği, katılanların sanıktan şikayetçi olduğu, sanığın savunması, katılanların aşamalarda birbirini doğrulayan tutarlı beyanları, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, bu hali ile sanığın üzerine atılı suçu işlediği kanaatine varılmıştır...” biçimindeki dosyada mevcut delil durumuna uygun düşmeyen gerekçelere dayalı olarak ve hangi delillere hangi nedenle üstünlük tanındığı tartışılıp değerlendirilmeksizin, görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
2- Kabul ve uygulamaya göre de:
a) 5560 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile değişik CMK"nın 253/1-a madde, fıkra ve bendi gereğince uzlaşma kapsamında olan özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan dolayı soruşturma evresinde CMK"nın 253. maddesi uyarınca sanıkla şikayetçiler arasında uzlaştırma işlemi sağlanmadan dava açılması, yargılama aşamasında da aynı Kanunun 254. maddesi uyarınca bu eksikliğin giderilmemesi,
b) TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının dikkate alınmaması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.