Esas No: 2010/68
Karar No: 2010/215
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2010/68 Esas 2010/215 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2010/68 E., 2010/215 K.
"İçtihat Metni"
Davacılar : 1. M. Ç. 2. Turtaş Sitesi Yönetimi
Vekili : Av. Ö. Ş.
Davalı : Çankaya Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. A. D.
O L A Y : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili Turtaş Sitesi Yönetiminin, Ankara İli Çankaya İlçesi, Keklikpınarı Mah. 13274, 13275, 13277, 13278, 13208 Ada üzerinde kurulu 22 adet bloku temsil ettiğini, diğer müvekkili M. Ç."ın ise Turtaş Sitesi B blok üzerinde, üzerine kayıtlı kat mülkiyeti sahibi olduğunu; Site içerisinde bulunan 13275 Ada 1 nolu Parselde bulunan taşınmazın, Site eski Yönetim Kurulu tarafından 01.12.2002 yılından itibaren İpza Tur. İnş. Rek. Eğit. Pro. Taah. Oto. ve Dış Tic. Lt. Şti. firmasına kiralandığını; adı geçen firmanın bu Parseli "Dikmen Sosyete Pazarı" adı ile pazaryeri olarak kullanmak için Çankaya Belediyesi nezdinde yapmış olduğu başvuru sonrasında, gayrimenkul üzerine pazar çatısı ve benzeri nitelikli yapılaşmaya gittiğini, bununla birlikte, söz konusu parsel üzerindeki yapılaşmanın, davalı Belediye tarafından imar mevzuatına aykırı bulunduğunu ve 12.10.2006 tarih C:2006/4913.35 tarihli Encümen Kararı ile yıkılmasına, mal sahibi olarak görülen Ali Balandı ve ortaklarına 35.000,00 TL para cezası uygulanmasına karar verildiğini; Çankaya Belediyesinin, tespit edilen para cezasının tahsili için taraf ayrımına gitmeden Site alanı içerisinde bulunan gayrimenkul sahiplerinin tapu kayıtlarına haciz uyguladığını, haciz işlemi nedeni ile aralarında müvekkili M. Ç."ın da bulunduğu yüzlerce kat mülkiyeti sahibinin, tapu kayıtlarına haciz uygulandığını gayrimenkulü üzerinde tasarrufta bulunmak için Çankaya Tapu Müdürlüğü"ne gidildiği vakit öğrenildiğini; oysa gerek müvekkili M. Ç., gerekse diğer Turtaş Sitesi kat mülkiyeti sahiplerinin para cezasının muhatabı olmadığını; mülkiyet haklarının idarenin mezkur işlemi ile sınırlandırıldığını, kaldı ki idari para cezası 35.000,00 TL olduğu halde, kiralanan ve değeri en az 3.000.000,00-TL olan 13275 Ada 1 nolu Parsel üzerine haciz uygulanmasına dahi gidilmeden, yüzlerce kişinin kat mülkiyetinde bulunan bağımsız bölümlere haciz uygulandığını; davalı idarenin uyguladığı para cezasının tahsili 6183 sayılı Yasa çerçevesinde yapılmışsa da, Danıştay Vergi Daireleri Genel Kurulunun 30.01.2004 tarih E:2003/274 ve K:2004/10 sayılı kararına göre; görevli yargı mercinin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu; nitekim mezkur kararında benimsenen görüş paralelinde, haciz işleminin unsurlarında hukuka aykırılık iddiası değil, haciz işleminin taşınmazın malikine etkisinin değerlendirilmesi, taşınmaz mülkiyeti ile ilgili olduğu için, Mahkemelerinde iş bu davanın açıldığını; nitekim müvekkili M. Ç."ın diğer mülkiyet sahipleri gibi idari para cezasının muhatabı değil, davalının haciz işlemi nedeni ile mülkiyet hakkı sınırlanan, etkilenen kişi olduğunu, kısacası Danıştay Vergi Daireleri Genel Kurulu çerçevesinde davaya sebebin, haciz işleminin unsurları değil, haczin taraf olmayan kişilere uygulanması sebebi ile mülkiyet hakkının sınırlanması olduğunu ifade ederek, sonuçta; müvekkili M.Ç."ın üzerine kayıtlı gayrimenkul ile Turtaş Sitesi Yönetiminin temsil yetkisi içerisinde bulunan Ankara İli Keklikpınarı ilçesi 13274, 13277, 13278, 13208(Haciz Bildirisinde:13280) Ada üzerinde bulunan gayrimenkuller üzerinde davalının 24.12.2008 tarih ve 7047 sayılı işleminin kaldırılarak mülkiyet hakkına yapılan müdahalenin önlenmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.
Davalı vekili, birinci savunma dilekçesinde, idari birer işlem olan Encümen Kararı, Ödeme Emri ve Kamu Haczi işlemlerinin iptali talebinin ancak idari Yargı nezdinde görülebileceğini, adli yargıda işbu davanın dinlenmesine olanak bulunmadığını ileri sürerek, görev itirazında bulunmuştur.
ANKARA 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 28.12.2009 günlü celsesinde E:2009/347 sayı ile, davalı İdare vekilinin göreve ilişkin itirazının reddine karar vermiştir.
Davalı İdare vekilince, süresi içinde verilen dilekçe ile olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemiyle başvuruda bulunulması üzerine dilekçe ve dava dosyasının bir örneği, Danıştay Başsavcılığına gönderilmiştir.
DANIŞTAY BAŞSAVCISI; 3194 sayılı İmar Kanununun 42.maddesinde, ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhidine para cezası verileceği, 6183 sayılı Kanunun 1.maddesinde de, Devletle vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait para cezaları hakkında bu kanun hükümlerinin uygulanacağının hükme bağlandığı; dosyanın incelenmesinden, Turtaş Sitesinin Çankaya, Keklikpınarı, imarın 13274, 13275, 13277, 13278,13280 Adalarında kurulu olduğu, 13275 ada 1 parseldeki boş arsada kiracı firma tarafından inşa edilen ruhsatsız yapılardan dolayı, İmar Kanunu"nun 42. maddesi uyarınca verilen imar para cezasının kesinleşmesi üzerine düzenlenen ödeme emrine rağmen, ödemede bulunmaması nedeniyle 13275 ada, 1 sayılı parsele 19.10.2006 gün ve 10444 sayılı işlemle, 13274/1, 13278/1, 13277/1, 13280/2 parsellere de dava konusu 24.12.2008 gün ve 7047 sayılı işlemle haciz koyulduğunun anlaşıldığı; imar mevzuatına göre verilen para cezasıyla ilgili 6183 sayılı Yasa uyarınca düzenlenen ödeme emrinden sonra tesis edilen haciz işleminin idari işlem olması karşısında, yargısal denetimin anılan işlemin dayanağı olan yasal düzenlemelere göre yapılmasının gerektiği; bu durumda, imar mevzuatı ve 6183 sayılı Yasa uyarınca kamu gücü kullanılarak tek yanlı biçimde davacıların taşınmaz mallarının tapu kayıtlarına haciz koydurulmasını temin için tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünün idari yargının görevine girdiği gerekçesiyle; 2247 sayılı Yasa"nın 10. maddesi uyarınca olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına karar vermiş ve görev konusunun incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesi"nden istemiştir.
Başkanlıkça, 2247 sayılı Yasa"nın 13. maddesine göre Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı"nın yazılı düşüncesi istenilmiştir.
YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI; dosyanın tetkikinden, 13275 ada 1 parselde bulunan taşınmazın kiralandığı firma tarafından parsel üzerinde yapılaşmaya gidildiği ve söz konusu yapılaşmanın davalı idare tarafından imar mevzuatına aykırı bulunması sonucunda Çankaya Belediyesinin 12.10.2006 tarihli Encümen kararı ile yıkılmasına ve idari para cezası verilmesine karar verildiği, İmar Kanunu"nun 42. maddesi gereğince verilen para cezasının kesinleşmesi üzerine düzenlenen ödeme emrine rağmen ödemenin yapılamaması sonucunda 13274, 13277, 13278 ada 1 parseller ve 13208 ada 2 parseller üzerine haciz konulduğunun anlaşıldığı; 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 42. maddesinde: "Ruhsat alınmadan veya ruhsat veya eklerine veya imar mevzuatına aykırı olarak yapılan yapının yapı sahibine ve müteahhidine, istisnalar dışında özel parselasyon ile hisse karşılığı belirli bir yer satan ve alana 500 000 TL." dan 25 000 000 liraya kadar para cezası verilir. Ayrıca fenni mesule bu cezaların 1/5"i uygulanır..." hükmünün yer aldığı; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un şümulüne ilişkin 1. maddesinde: "Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer"i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur." hükmünün yer aldığı; diğer taraftan, uyuşmazlık konusu haciz işleminin dayanağını oluşturan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un "haciz" başlığını taşıyan 62. maddesinde: "Borçlunun, mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tesbit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarı tahsil dairesince haczolunur. / (Ek fıkra: 16.07.2004 - 5228 S.K./12.mad) Maliye Bakanlığı amme alacaklarının takibinde haczolunacak malların tespiti amacıyla yapılacak mal varlığı araştırmasının şekli, alanı ve kapsamı ile araştırma yapılacak amme alacaklarının türü ve tutarını belirlemeye yetkilidir. Bu yetki alacaklı amme idaresi itibarıyla da kullanılabilir. / Borçlu tarafından başkasının olduğu beyan veya üçüncü şahıs tarafından ihtiyaten haciz veya istihkak iddia edilmiş bulunan malların haczi en sonraya bırakılır. / Ancak haczolunan gayrimenkul artırmaya çıkarılmadan, borçlu, borcun itfasına yetecek menkul mal veya vadesi gelmiş sağlam alacak gösterirse gayrimenkul üzerinde haciz baki kalmak üzere gösterilen menkul veya alacak da haczolunur. / Şu kadar ki, bu suretle mahcuz kalan gayrimenkulün idare ve işletmesine ve hasılat ve menfaatlerine tahsil dairesi müdahale etmez. / Tahsil dairesi alacaklı amme idaresi ile borçlunun menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükelleftir." hükmünün yer aldığı; dava konusu uyuşmazlığın, imar mevzuatı uyarınca verilen para cezasının tahsili amacıyla uygulanan haciz işleminden kaynaklanmakta olduğu, kamu alacağının tahsili için idarece kamu gücüne dayalı, resen ve tek taraflı olarak tesis edilen 6183 sayılı Yasa kapsamındaki işlemler "idari işlem" niteliği taşıdığından, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 2/1-a maddesi kapsamında davanın görüm ve çözümünün idari yargı yerinde yapılmasının gerektiği, bu nedenle; Danıştay Başsavcılığının 2247 sayılı Yasanın 10. maddesi gereğince yapmış olduğu başvurunun kabulü ile Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/347 esas sayılı görevlilik kararının kaldırılmasına karar verilmesinin gerektiği yolunda yazılı düşünce vermiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü"nün, Ahmet AKYALÇIN"ın Başkanlığında, Üyeler: Mahmut BİLGEN, Ramazan TUNÇ, Sıddık YILDIZ, Ayper GÖKTUNA, Muhittin KARATOPRAK ve Sedat ÇELENLİOĞLU"nun katılımlarıyla yapılan 01.11.2010 günlü toplantısında:
l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa"nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı idarece anılan Yasa"nın 10. maddesinde öngörülen şekilde görev itirazında bulunulduğu ve 12. maddede öngörülen süre içinde başvurulduğu, bu nedenle Danıştay Başsavcısı tarafından Yasa"da öngörülen yönteme uygun biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmakta olup, uyuşmazlığın esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.
II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK"in, davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ ile Danıştay Savcısı Mehmet AKKAYA"nın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, İmar mevzuatına göre Encümen Kararı ile verilen para cezasıyla ilgili olarak 6183 sayılı Yasa uyarınca düzenlenen ödeme emrinden sonra tesis edilen haciz işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un, "Kanunun şümulü" başlığını taşıyan 1. maddesinin ilk fıkrasında; " Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer"i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur. " denilmiş; "Amme Alacağının Cebren Tahsili" hakkındaki İkinci Kısmın Birinci Bölümü"nde yer alan 54-76. maddelerinde cebren tahsil ve takip esasları genel olarak düzenlenmiş olup, "Haciz" başlığını taşıyan 62. maddesinde, "Borçlunun, mal bildiriminde gösterilen veya tahsil dairesince tesbit edilen borçlu veya üçüncü şahıslar elindeki menkul malları ile gayrimenkullerinden, alacak ve haklarından amme alacağına yetecek miktarı tahsil dairesince haczolunur.
(Ek fıkra: 16/7/2004-5228/12 md.) Maliye Bakanlığı amme alacaklarının takibinde haczolunacak malların tespiti amacıyla yapılacak mal varlığı araştırmasının şekli, alanı ve kapsamı ile araştırma yapılacak amme alacaklarının türü ve tutarını belirlemeye yetkilidir. Bu yetki alacaklı amme idaresi itibarıyla da kullanılabilir.
Borçlu tarafından başkasının olduğu beyan veya üçüncü şahıs tarafından ihtiyaten haciz veya istihkak iddia edilmiş bulunan malların haczi en sonraya bırakılır.
Ancak haczolunan gayrimenkul artırmaya çıkarılmadan, borçlu, borcun itfasına yetecek menkul mal veya vadesi gelmiş sağlam alacak gösterirse gayrimenkul üzerinde haciz baki kalmak üzere gösterilen menkul veya alacak da haczolunur.
Şu kadar ki, bu suretle mahcuz kalan gayrimenkulün idare ve işletmesine ve hasılat ve menfaatlerine tahsil dairesi müdahale etmez.
Tahsil dairesi alacaklı amme idaresi ile borçlunun menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükelleftir"; ve 88. maddesinin birinci fıkrasında da, "Her türlü gayrimenkul malların, gemilerin haczi sicillerine işlenmek üzere haciz keyfiyetinin tapuya veya gemi sicillerinin tutulduğu daireye tebliğ edilmesi suretiyle yapılır" hükmü yer almıştır.
Olayda, Çankaya, Keklikpınarı, imarın 13274, 13275, 13277, 13278,13280 Adalar üzerinde kurulu bulunan 22 adet bloku temsil eden Turtaş Sitesi Yönetimi tarafından Site içerisinde bulunan 13275 ada 1 parseldeki boş arsanın, 01.12.2002 yılından itibaren İpza Tur. İnş. Rek. Eğit. Pro. Taah. Oto. ve Dış Tic. Lt. Şti. firmasına kiraya verildiği; bu parseldeki taşınmazda kiracı firma tarafından inşa edilen ruhsatsız yapılardan dolayı, 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 42. maddesi uyarınca verilen imar para cezasının kesinleşmesi üzerine düzenlenen ödeme emrine rağmen ödemede bulunmaması nedeniyle, 13275 ada, 1 sayılı parsele 19.10.2006 gün ve 10444 sayılı işlemle, 13274/1, 13278/1, 13277/1, 13280/2 parsellere de dava konusu 24.12.2008 gün ve 7047 sayılı işlemle haciz koyulduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davalı İdarece, 6183 sayılı Yasa"ya göre kamu alacağının(İmar mevzuatına göre verilen para cezası) tahsili amacıyla kamu gücüne dayalı, resen ve tek yanlı olarak tesis edilen haciz işlemi, idari bir işlem niteliğini taşımakta olup, haciz işleminin kaldırılması istemiyle açılan davanın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2/1-a maddesi kapsamında görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenle, Danıştay Başsavcısı"nın başvurusunun kabulü ile Çankaya Belediye Başkanlığı vekilinin görev itirazının, Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce reddine ilişkin kararın kaldırılması gerekmiştir.
SONUÇ : Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Danıştay Başsavcısı"nın BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile davalı vekilinin GÖREV İTİRAZININ REDDİNE İLİŞKİN Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 28.12.2009 gün ve E:2009/347 sayılı KARARININ KALDIRILMASINA, 01.11.2010 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.