23. Hukuk Dairesi 2017/2843 E. , 2020/3830 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı ... vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatifçe üyelere tahsis edilmiş ... ili ....ilçesindeki kooperatif arsasının müvekkilinden habersiz, rızası dışında satıldığını ve paraları ile kooperatifin Bozyazı’da yazlıklar yaptığını öğrendiğini, kooperatiften talep etmesine rağmen müvekkiline yazlık verilmediğini ileri sürerek müvekkilinin hakkı olan bir adet dairenin hükmen tahsisine, müvekkilinin gerçek ve yasal ödeme yükümünün tespitine ve bunun ödeme biçiminin hükmen tayinine, konut tahsisi mümkün görünmezse tazminat istemlerinin kabulüne, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere davalının Pendik"deki arsayı satarak elde ettiği gelirin dava tarihindeki karşılığının tespiti ile bu miktarın ve buna ilaveten yazlıkların kura tarihi itibariyle hesaplanmak üzere müvekkilinin mahrum kaldığı rantın karşılığı olarak 10.000 TL tazminatın reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının kooperatife olan aidat borçlarını ödemediğini, davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın 5 yıllık zamanaşımı süresinden reddine dair verilen karar davacılar vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 17.05.2010 tarih ve 2010/6289 Esas-2010/5428 Karar sayılı ilamı ile ortaklık ilişkisi devam ettiği sürece ortak ile kooperatif arasında zamanaşımı süresinin işlemeye başlamayacağı gerekçesiyle bozulmuştur. Mahekemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada tüm dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kooperatife borcu olan ortağa konut tahsis edilemeyeceğinden davacıların murisi ..."ya davalı kooperatif tarafından daire teslimi mümkün olmadığı, eksik ödemesi olan ...’nın konut karşılığı alacağı tazminatın 6’lı formül uyarınca yapılan hesaplamaya göre 2.704,51 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne 2.704,51 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı tarafın tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Davalı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Dava, ortak tarafından kooperatif aleyhine açılmış bağımsız bölüm teslimi mümkün olmaz ise tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece 6’lı formül uyarınca hesaplama yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de bu hesaplama ancak kooperatifte ortağa tahsis edilebilecek bir bağımsız bölüm olmaması halinde başvurulacak yoldur. Davalı kooperatif 24.07.1998 tarihli cevabi ihtarında davacıya boş dairesi olduğunu bildirmiştir. 16.06.2015 tarihli keşif esnasında da kooperatife ait, üyelere tahsis edilmemiş boş mesken olduğu tespit edilmiştir. Davacı ortaklıktan istifa etmediğine ve hakkında alınmış ihraç kararıda iptal edildiğine göre halen davalı kooperatif üyesi olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda davacı üye kooperatif edimini beklemek zorundadır. Borcu olan üye kooperatiften bağımsız bölüm talep edemeyeceğine göre davacının bu aşamada davasının reddi gerekir. Mahkemece bu hususlara riayet edilmeden davanın kısmen kabul edilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı harcın davacılardan alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.