20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4292 Karar No: 2016/6224 Karar Tarihi: 02.06.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/4292 Esas 2016/6224 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/4292 E. , 2016/6224 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali istemine ilişkin davada ... Asliye Hukuk ve Gebze Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkindir. .... Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın ticari dava olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ... Asliye Ticaret Mahkemesi ise davacı vekilince davalılar aleyhine açılan davada, borçlu kooperatifin mal kaçırma amacıyla üzerine kayıtlı taşınmazı davalılara sattığından bahisle tasarrufun iptali davası açılmış ise de; bu tür davalarda amacın, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz ya da iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısı ile o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamak olduğundan, davanın ayni değil şahsi nitelikte bir dava olduğu, temelinde muvazaa veya haksız fiil gibi kabul edilebilecek tasarruflar nedeniyle alacaklının zarara uğradığı iddiası mevcut olup, bu sebeple 6762 sayılı Ticaret Kanununun 4. maddesi kapsamında ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İş bölümü itirazının yalnız ilk itiraz olarak ileri sürülebileceği hususu TTK"nın 5 ve HUMK"nın 187. (6100 sayılı HMK"nın 116. maddesi) maddelerinde düzenlenmiştir. İlk itiraz olarak ileri sürülmeyen iş bölümü itirazının mahkemece kabul edilmemesi gerekir. İş bölümü itirazının uygun bulunması halinde mahkemece dava dosyasının ilgili mahkemeye gönderilmesine karar verilir. Gönderme kararı nihai bir karardır. Mahkeme bu karar ile davadan elini çeker. Gönderme kararı ile dava sona ermez ve bu kararın temyizi kabil değildir. Yine, gönderme kararı usûlüne uygun şekilde verilmesi halinde (İlk itiraz olarak ileri sürülmesi ve mahkemece uygun görülmesi) gönderilen mahkemeyi bağlar ve gönderilen mahkeme bu davaya bakmak zorundadır. TTK"nın 5/3. maddesi "Bir davanın ticari veya hukukî mahiyeti itibariyle iş sahasına girip girmediği yalnız iptidai itiraz şeklinde taraflarca dermeyan olunabilir". TTK"nın 5/son maddesi ise "Vazifesizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddi halinde yapılacak muamelelere ve bunların tâbi oldukları müddetlere dair usûl hükümleri iş sahasına ait iptidai itirazın kabulü halinde de tatbik olunur." hükümleri yer almaktadır. Somut olayda uyuşmazlık, İİK"nın 277. ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Aynı Kanunun 282. maddesi uyarınca iptal davalarının borçlu ve borçlu ile hukukî muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılması gerekir. Bunlardan başka kötü niyet sahibi üçüncü şahıslar aleyhine de iptal davası açılabilir. Somut olayda, davanın 6102 sayılı TTK"nın yürürlüğe girmesinden önce 02.02.2012 tarihinde açıldığı, iş bölümü itirazında bulunulmadığı anlaşılmakla, davanın ilk açıldığı .... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 02/06/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.