17. Hukuk Dairesi 2015/19263 E. , 2018/10347 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda maddi tazminat davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,manevi tazminat davasının ise kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili dava dilekçesinde, davalılardan ..."un sevk ve idaresindeki ...plaka sayılı aracın 14.02.2014 tarihinde davacılar murisi ... ..."un yolcu olarak bulunduğu ... plaka sayılı araca çarpmak suretiyle ölümüne sebebiyet verdiğini, kazada davalı sürücünün asli kusurlu olduğunu, ölüm tarihinde 42 yaşında olan murisin şahıs şirketinde galvaniz tel imalatı işiyle uğraştığını, vakitsiz ölümü nedeniyle ... kazanç sağlamasının kapılarının kapandığını, ölümü ile davacılar eş ve çocuklarının maddi ve manevi desteğinden mahrum kaldıklarını beyanla; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 7.000,00 TL maddi 20.000,00 TL manevi tazminatın, davacılar ... ve ... için 1.000,00"er TL maddi, 15.000,00"er TL manevi tazminatın ve davacılar ... ve ... için 500,00"er TL maddi, 15.000,00"er TL manevi tazminatın ve 5.000,00 TL cenaze giderinin;maddi tazminatların davalı ... yönünden dava tarihinden; davalı ... yönünden olay tarihinden olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen; manevi
tazminatların ise olay tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ... ... ... A.Ş. ve ... vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller,kusur raporu davalı sigortacı tarafından yapılan ödeme nedeniyle davacıların ... şirketi ve sürücüyü ibra ettiği göz önüne alınarak; maddi tazminat davasının esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının ise kısmen kabulü ile her bir davacı için 10.000,00"er TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK.nun 56 maddesine göre; hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, olay tarihi, olayın meydana geliş şekli, zararın ağırlığı, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu gibi hususları göz önünde tutması ve hak ve nesafet kuralları çerçevesinde karar vermesi gerekmektedir. Zira Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ve somut olayda kaza tarihi, tarafların kusur durumu ve zararın ağırlığı dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminat miktarı tüm davacılar için bir miktar az olup, daha üst düzeyde manevi tazminat takdiri için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, davacılar vekilinin (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.561,60 TL kalan harcın temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 08/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.