
Esas No: 2014/36594
Karar No: 2016/2241
Karar Tarihi: 16.02.2016
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/36594 Esas 2016/2241 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın tekerrüre esas olduğu belirtilen Asliye Ceza Mahkemesi"nin 29.11.2007 tarih ve 2007/295-717 E-K. sayılı ilamında hükümlülüğün birden fazla cezadan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemiş ise de; 5275 sayılı kanunun 108/2 maddesinde, “Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınacak cezanın en ağırından fazla olamaz” hükmü uyarınca tekerrüre esas alınacak miktarın infaz aşamasında belirlenebilecek olması nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır.
I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK"nın 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ...’ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümünden “b” çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince;
1-Hırsızlık suçunun işlendiği yer avukatlık bürosu olup, olay günü sanık ile açık kimlik bilgileri tespit edilemediği için soruşturması tefrik edilen sanığın arkadaşı ... ...’nın, müşteri olarak katılanın bürosuna gittikleri, katılan ile babasının daha önce konuştuklarını, katılanın geleceklerinden haberinin olduğunu söylemeleri üzerine, büroda sekreter olarak çalışan tanığın katılanı aradığı, katılanın da sekreterine şahısları tanımadığını ancak beklemelerini söylediği, ardından sanığın tanığı oyaladığı sırada ...’nin bekledikleri yerde bulunan masanın çekmecesinden katılana ait tabancayı çaldığı olayda, sanık ile ...’nin işyeri çalışanı olan tanığın açık rızası ile işyerine girdiklerinin anlaşılması karşısında; yüklenen suçun yasal unsurları oluşmadığı halde, sanığın beraati yerine yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-Birden fazla kişi ile birlikte işyeri dokunulmazlığını ihlal eden sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesinden artırım yapılmaması,
b-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ... ...’ın temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.02.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.