Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/9818 Esas 2017/5062 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9818
Karar No: 2017/5062
Karar Tarihi: 13.06.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/9818 Esas 2017/5062 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/9818 E.  ,  2017/5062 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, sahte sigortalılık nedeniyle kesilen yaşlılık aylığının tekrar bağlanması ile aksine kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; davacıya 01.03.2010 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlandığı, 01.02.2004-31.05.2006 tarihleri arasındaki 506 sayılı Yasaya tabi hizmet akdine dayalı çalışmaların sahte sigortalılık nedeniyle iptal edilmesi nedeniyle bağlanan aylığın başlangıçtan itibaren iptal edildiği, işbu kurum işleminin iptali için açılan davada mahkemece, dinlenen tanık beyanları nazarında denetmen tutanağının aksi ispat edilemediğinden davanın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
    Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.
    Yukarıda anlatılanlar nazarında mahkemece, çalışmanın geçtiği iddia edilen hayvan çiftliğinin bulunduğu yer muhtar ve azalarından (ihtilaflı dönemdekiler) yeteri kadarının bilgisine başvurulmalı, söz konusu işyerinin kapasitesi araştırılmalı, davalının oğlu ... dışında bu işyerinde başka bir işçinin çalışmasının gerekip gerekmediği tespit edilmeli, öte yandan davacının çalışma iddiası yönünden zabıta araştırması da yapılarak varsa bu konuda bilgisi olabilecek kişiler tespit edilip beyanlarına başvurulmak suretiyle, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    O halde, davacı vekilin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.