Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/23800 Esas 2010/5701 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yolu ile Adana İcra Dairesinde başlatılan icra takibine karşı borçlu vekili icra mahkemesine yaptığı başvuruda; ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, takipten 06/05/2009 tarihinde haberdar olduğunu, takibin durdurulmasını ve takibin yetkili Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep etmiştir.
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Takibin şekline göre İİK"nun 62. maddesi uyarınca borçlu tüm itiraz nedenlerini icra dairesine bildirmek zorundadır. Nitekim adı geçen vekili icra mahkemesine yaptığı usulsüz tebliğ şikayetinin yanında, icra dairesine de başvurarak yetkiye, borca ve faize itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Borçlu vekilinin anılan yasa hükmüne rağmen ayrıca icra mahkemesine yetki itirazında bulunması fuzuli bir başvurudan ibaret olup, sonuç doğurmaz. O halde, mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesi gerekirken, Ankara İcra Müdürlüğü"nün yetkili olduğundan bahisle Adana 11. İcra Müdürlüğü"nün yetkisizliğine de karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11/03/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.