17. Ceza Dairesi 2016/19914 E. , 2017/883 K.
"İçtihat Metni"Nitelikli hırsızlık, Konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/1-b, 143, 116/1-4, 151/1, 31/3 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis, 6 ay 20 gün hapis ve 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezalarının aynı Kanun"un 51. maddesi gereğince ertelenmesine, 1 yıl 8 ay ve 1 yıl (iki kez) denetim süresi belirlenmesine dair Bakırköy 3. Çocuk Mahkemesi"nin 05/03/2014 tarihli ve 2013/603 Esas, 2014/232 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı"nca verilen 07/12/2016 tarih ve 94660652-105-34-11796-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 19/12/2016 tarih ve 2016/398642 sayılı ihbarnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
MEZKUR İHBARNAMEDE:
1-Kayden 15/09/1998 doğumlu olup, suçun işlendiği 31/07/2012 tarihinde 12-15 yaş grubu aralığında olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında tayin olunan cezadan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 31/2. maddesi gereğince indirim yapılması gerekirken 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmasında,
2-Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına ilişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca, fiilin işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu aldırılmaksızın ve bu hususa ilişkin kararda gerekçe belirtilmeksizin hüküm kurulmasında,
3-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 50/3. bendinde yer alan “Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olmak koşuluyla, mahkum olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir” şeklindeki düzenleme ve suç tarihinden önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçları bakımından tayin olunan kısa süreli hapis cezalarının aynı kanunun 50/1. maddesinde öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesine zorunluluk olduğunun gözetilmemesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
DOSYA İNCELENEREK GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A-Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamede; Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına ilişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7. maddesi ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi uyarınca, fiilin işlendiği sırada 12-15 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğu, mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında sosyal inceleme raporu aldırılmaksızın ve bu hususa ilişkin kararda gerekçe belirtilmeksizin hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden kanun yararına bozma talep edilmiş ise de;
Anılan kanun ve yönetmelik gereğince, mahkemece kovuşturma aşamasında, suça sürüklenen çocuk hakkında 31/07/2012 tarihinde işlediği hırsızlık suçunun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve yönlendirme yeteneğinin yeterince geliştiğine ilişkin 14.11.2013 tarihli Sosyal İnceleme Raporu"nun dosya içerisinde mevcut olduğu görüldüğünden raporun aldırılmadığına, alınmamasına rağmen gerekçe gösterilmediğine ilişkin ihbarnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmediğinden bu husustaki kanun yararına bozma talebinin REDDİNE,
B-Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamenin birinci ve üçüncü bentlerindeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Bakırköy 3. Çocuk Mahkemesinden verilip kesinleşen 05/03/2014 tarih ve 2013/603 Esas, 2014/232 sayılı Kararının bina içerisinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve gece vakti konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından hükümlü (suça sürüklenen çocuk) ... hakkında kurulan hükümlerin CMK"nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre uygulama yapılarak;
1-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında gece vakti bina içerisinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi uyarınca tayin olunan iki yıl hapis cezasının suçun gece vakti işlenmiş olması nedeniyle TCK"nın 143/1. maddesi uyarınca 1/3 oranında artırım yapılarak iki yıl sekiz ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuğun suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubunda olması nedeniyle TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca cezasından 1/2 oranında indirim yapılarak bir yıl dört ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuğun dosya arasına yansıyan geçmişi, cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri, fiilden sonraki ve yargılama aşamasındaki davranışları nazara alınarak verilen cezadan TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak suç tarihi itibarıyla bir yıl bir ay on gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuğun daha önce kasıtlı suçtan mahkum olmaması, duruşma tutanaklarına yansıyan kişilik özellikleri ve suç işleme hususundaki eğilimi göz önüne alınarak verilen hapis cezasının ertelenmesi halinde ileride suç işlemekten kaçınacağı yolunda olumlu kanaat geldiğinden hükmolunan cezanın TCK"nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine, TCK"nın 51/3. maddesi uyarınca suça sürüklenen çocuk hakkında bir yıl bir ay 10 gün denetim süresi belirlenmesine, infazın bu şekilde yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına,
2-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında gece vakti konut dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı TCK"nın 116/1-4 üncü maddesi uyarınca tayin olunan bir yıl hapis cezasından suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubunda olması nedeniyle TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca cezasından 1/2 oranında indirim yapılarak altı ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuğun dosya arasına yansıyan geçmişi, cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri, fiilden sonraki ve yargılama aşamasındaki davranışları nazara alınarak verilen cezadan TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak suç tarihi itibarıyla beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan beş ay hapis cezasının TCK"nın 50/3. maddesi delaletiyle anılan maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesi uygun görüldüğünden anılan Yasanın 52/2. fıkrasında belirtilen alt sınır nazara alınarak bir gün karşılığı olarak takdir edilen 20,00 TL ile çarpılması suretiyle 3.000,00 TL adli para cezasına çevrilmesine, 5237 sayılı Yasa"nın 52/4. maddesi gereğince hükmedilen adli para cezasının suça sürüklenen çocuktan 24 eşit taksit halinde tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsiline, adli para cezasının ödenmemesi halinde adli para cezasının 5275 sayılı Yasa"nın 106/4-11. maddesi uyarınca 6183 sayılı Yasa hükümleri uyarınca tahsiline, 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesi uyarınca adli para cezasının ertelenmesi mümkün bulunmadığından ve dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/11/2010 tarih ve 2010/2-180 Esas, 2010/233 sayılı kararında işaret edildiği üzere bozulan hükümde hapis cezasının ertelenmesi hükümlü açısından kazanılmış hak oluşturmayacağından hükümdeki ertelemeye ve denetim süresine ilişkin kısımların hükümden çıkartılmasına, infazın bu şekilde yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına,
3-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında mala zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK"nın 151/1. maddesi uyarınca tayin olunan bir yıl altı ay hapis cezasından suç tarihi itibarıyla 12-15 yaş grubunda olması nedeniyle TCK"nın 31/2. maddesi uyarınca cezasından 1/2 oranında indirim yapılarak dokuz ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuğun dosya arasına yansıyan geçmişi, cezanın geleceği üzerindeki olası etkileri, fiilden sonraki ve yargılama aşamasındaki davranışları nazara alınarak verilen cezadan TCK"nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak suç tarihi itibarıyla yedi ay onbeş gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hükmolunan yedi ay onbeş gün hapis cezasının TCK"nın 50/3. maddesi delaletiyle anılan maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan adli para cezasına çevrilmesi uygun görüldüğünden anılan Yasa"nın 52/2. fıkrasında belirtilen alt sınır nazara alınarak bir gün karşılığı olarak takdir edilen 20,00 TL ile çarpılması suretiyle 4.500,00 TL adli para cezasına çevrilmesine, 5237 sayılı Yasa"nın 52/4. maddesi gereğince hükmedilen adli para cezasının suça sürüklenen çocuktan 24 eşit taksit halinde tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsiline, adli para cezasının ödenmemesi halinde adli para cezasının 5275 sayılı Yasa"nın 106/4-11. maddesi uyarınca 6183 sayılı Yasa hükümleri uyarınca tahsiline, 5237 sayılı TCK"nın 51. maddesi uyarınca adli para cezasının ertelenmesi mümkün bulunmadığından ve dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/11/2010 tarih ve 2010/2-180 Esas, 2010/233 sayılı kararında işaret edildiği üzere bozulan hükümde hapis cezasının ertelenmesi hükümlü açısından kazanılmış hak oluşturmayacağından hükümdeki ertelemeye ve denetim süresine ilişkin kısımların hükümden çıkartılmasına, infazın bu şekilde yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 31/01/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.