20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4049 Karar No: 2016/6197 Karar Tarihi: 01.06.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/4049 Esas 2016/6197 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/4049 E. , 2016/6197 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir 17. İcra Müdürlüğünün .../... sayılı takip dosyası ile ihaleye çıkarılan ..., 3104 ada, 16 parsel 1. kat 2 numaralı bağımsız bölümü kesinleşen ihale ile satın alıp bedelini ödediği halde, taşınmazın tapu kaydında, sahte kat irtifakı projesi ile kat irtifak tesis edilmiş olması nedeniyle devir yasağı bulunduğundan müvekkili adına tescilinin sağlanamadığını belirterek, ihale bedeli olarak ödediği 62700,00.-TL"nin TMK"nın 1007. maddesi uyarınca davalı Hazineden tahsilini talep etmiştir. Davalı... davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın, davacının dava tarihi itibariyle gerçekleşmiş bir zararı bulunmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş ise de davacı dava dilekçesinde; İcra Müdürlüğünün yaptığı ihale sonucunda satın aldığı taşınmazın ihale bedelini ödemesine rağmen, tapuda adına tescilinin gerçekleşmediği için Medenî Kanununun 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından devletin sorumluluğu kapsamında zararının ... tarafından tazminini talep etmiştir. Halbu ki somut olayda zarar tapuda yapılan bir işlemden değil tapudaki tedbir şerhine rağmen, İcra Müdürlüğü tarafından ihaleye çıkarılmasından kaynaklanmaktadır. Bu olgular karşısında davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davanın, Medenî Kanununun 1007. maddesi koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle reddine karar vermek gerekirken, yanlış gerekçeyle reddine karar verilmesi doğru değil ise de karar, sonucu itibariyle doğru bulunduğundan onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 01/06/2016 gününde oy birliği ile karar verildi.