21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/17399 Karar No: 2007/7098 Karar Tarihi: 26.04.2007
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/17399 Esas 2007/7098 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/17399 E. , 2007/7098 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Eskişehir İş Mahkemesi Tarih : 27.07.2006 No : 277-801
Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve hükme esas alınan 29.3.2005 tarihli Adli Tıp Kurumu’nun kusur raporunun oluşa uygun bulunmasına göre, davalılar A.D. Ve N.S.’in tüm temyiz itirazlarının reddine. 2-Davalı işveren A. E. Deposu A.Ş.’nin temyiz itirazlarına gelince; Dava, davacıların yakınları olan sigortalının iş kazası sonucu ölümü nedeniyle uğradıkları maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalılardan A. E. Deposu A.Ş.’nin işçisi olan davacıların murisi A.Y. ’ın 13.1.2005 tarihinde bu işverene ait motorsikletle ilaç dağıtmaya çıktığı sırada davalı N.S. ’e ait aracın sürücüsü A.D. ile çarpışmaları sonucunda gerçekleşen trafik iş kazasında öldüğü, Asliye Ceza Mahkemesinde hükme esas alınan 29.3.2005 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre davacılar murisinin 1/8 ve karşı tarafın sürücüsü A. D.’ın ise 7/8 oranında kusurlu bulunduğu ve davacıların hükme esas alınan bu kusur raporuna itiraz etmedikleri gibi, Mahkeme kararını da temyiz etmedikleri anlaşılmaktadır. İşyerinde meydana gelen iş kazaları nedeniyle işverenin hukuki sorumluluğunun niteliği Yargıtay"ın önceki kararlarında da benimsediği görüşe göre, kusura dayanmaktadır. İsviçre ve Türk Hukuk Sisteminde özel bir düzenleme söz konusu olmadıkça asıl olan kusur sorumluluğudur. İşverenin kusurlu eylemi ile zarar arasında uygun bir illiyet bağı yoksa, işverenin sorumluluğundan söz edilemez. Kusur sorumluluğunda 3 halde illiyet bağı kesilebilir. Bunlar, mücbir neden, zarar görenin kusuru ve 3. kişinin kusurudur. Öğretide illiyet bağını kesen nedenlerin bütün sorumluluk halleri için geçerli olduğu vurgulanmaktadır. Kusurlu olmadığı halde işvereni, meydana gelen zarardan sorumlu tutmak adalet ve hakkaniyet duygularını incitir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.3.1987 tarih ve 1986/9 – 722 Esas, 203 karar sayılı kararı da aynı doğrultudadır. Somut olayda 29.3.2005 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda ölen sigortalı A. Y. ’ın 1/8, karşı taraftaki sürücü A. D. ’ın 7/8 oranında kusurlu olduklarının saptandığı, böylece davalı işveren A. E. Deposu A.Ş’ne kusur izafe edilmediği, ölen sigortalı ile karşı taraftaki sürücü A. D. ’ın kusurları ile illiyet bağının kesildiği, davacıların bu kusur raporuna itiraz etmedikleri, bu kusur raporunu hükme esas alan Mahkeme kararını da temyiz etmedikleri anlaşılmaktadır. Bu durumda yapılan iş ile kaza arasında nedensellik bağı kesildiğinden davalı işveren A. E. Deposu A.Ş hakkındaki tazminat davasının reddi gerekir. Yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın mahkemece işveren A. E. Deposu A.Ş’ne karşı açılan maddi ve manevi tazminat talebinin yazılı şekilde kabulü usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı A. E. Deposu A.Ş."nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 26.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.