11. Hukuk Dairesi 2015/9267 E. , 2016/4081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/02/2015 tarih ve 2014/157-2015/52 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2012/10543 ve 2012/55893 no"lu, 09/35/36/38/41/42. sınıf emtialar bakımından "..." ibaresinin tescili için başvurduğunu ancak, başvurularının 556 sayılı KHK’nın 7/1-a-c hükümleri uyarınca kısmen reddedildiğini oysa, müvekkilinin 09/03/2012 tarihinden itibaren anılan ibareyi gerek televizyonda, gerekse diğer sosyal medya ve kampanyalarında, internet sitesinde, youtube, facebook, twitter sayfalarında, reklam filminde kullandığını ve ... "nde 29 Kasım-2 Aralık 2012 tarihleri arasında tanıtım yaptığını, ibarenin müvekkili ile özdeşleştiğini, "..." sözcüğünün hizmetin zamanlaması yerine şube bankacılığından ayrımını ve müşterilerin şubede sıra beklemeden her an, her yerde bankacılık hizmeti alabilecek olduğunu vurguladığını, daha önce de bu şekilde tescil edilmiş benzer markalar bulunduğunu ileri sürerek, ... ...’in 2014-M-221 ve 2014-M-2996 sayılı kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, ... kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, her iki marka başvurusunda yer alan "..." ibaresinin, verilecek bankacılık hizmetinin aynı anda, o anda ya da en kısa zamanda, beklenmeksizin gerçekleşeceği anlamına geldiğinden tescil kapsamından çıkartılan bankacılık hizmetlerinde kullanılan ürün veya cihazlar ile, hizmetlerin anlık, gecikmeksizin ve süratle işlev gördüğü ya da sunulduğu, kendinden beklenilen amacı bu şekilde yerine getirdiği algısının çekişmeli mal ve hizmetlerin ortalama tüketicisinde derhal ve hiçbir duraksamaya yer bırakmaksızın oluşacağından çekişmeli mal ve hizmetler yönünden doğrudan beklenen amacı ifade ettiği ve bu itibarla, KHK"nın 7/1-c hükmü anlamında tanımlayıcı olan bu ibarelerin hiç bir ayırt ediciliğinin bulunmadığı, davacı tarafından sunulan delillerin de ibarenin çekişmeli mal ve hizmetler yönünden kullanım sonucu ayırt edicilik sağladığı ve davacıya markasal olarak ortalama tüketici tarafından atfedildiği sonucunu doğuracak nitelikte bulunmadığından 556 sayılı KHK"nın 7/son hükmünün uygulanmasına da imkan bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.