10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18095 Karar No: 2017/4938 Karar Tarihi: 12.06.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/18095 Esas 2017/4938 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/18095 E. , 2017/4938 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, hak sahibi konumundaki davalıya yersiz ödenen aylıkların tahsili istemine ilişkin alacak davasıdır. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava dosyası incelendiğinde, ... 3. İş Mahkemesinin 2011/195 Esas - 2011/679 Karar sayılı dava dosyasında, davacının, davalı Kurumun ölüm aylığı kesilmesine ilişkin işleminin iptali ile kesilen ölüm aylıklarının tekrar bağlanması ve ölüm aylığının kesildiği tarihten bağlanıncaya kadar olan birikmiş ölüm aylıklarının yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ettiği, ilgili dönemin 21.02.2010-15.10.2010 tarihleri arası olduğu, Mahkemece reddine karar verilen davanın tarafların kararı temyiz etmemesi üzerine 03.02.2012 tarihinde kesinleştiği; eldeki dosyada ise hak sahibi konumundaki davalıya 21.02.2010-15.10.2010 tarihleri arasında yersiz ödenen 3.128,68 TL aylıkların, işleyen faizi ile birlikte tahsilinin talep edildiği, Mahkemece, ... 3. İş Mahkemesinin 2011/195 Esas, 2011/679 Karar sayılı dosyasında red kararı verildiği hususu gerekçesinde belirtilmek suretiyle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. Kesinleşen hükmün eldeki dava yönünden kesin delil olabileceği açıktır. Ancak bunu için delil dosyasının usulüne uygun olarak kesinleşmiş olması gerekmektedir. Mahkemece yapılacak iş, dayanak olan ilgili delil dosyasında yöntemince tebligat yapılmış ise tebligat parçaları iş bu dosya arasına alınmalı, aksi halde yöntemince tebligat yapılarak delil dosyasında usulüne uygun kesinleşme sağlanmalı, delil dosyasının, iş bu dosyada davalının ve boşandığı eşinin birlikte yaşama olgusuna dair ancak bu takdirde kesin delil teşkil edeceği gözetilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.