Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2127
Karar No: 2019/4707
Karar Tarihi: 09.10.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2019/2127 Esas 2019/4707 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, 2009 yılında icra takibi yapılan bir alacak verecek ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davacı, borcu olmadığı halde kötü niyetli olarak davalı tarafından icra takibi yapıldığı iddiasıyla menfi tespit ve tazminat talebiyle dava açmıştır. Mahkeme, davacının ispat vasıtası getiremediği gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak davacının avukatı, davalının başka bir mahkeme tarafından verilen tanık beyanının dava dosyasına sunulması sonucunda, borcun ibrası anlamına gelebileceğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. Yargıtay da bu nedenle hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun maddeleri: -
19. Hukuk Dairesi         2019/2127 E.  ,  2019/4707 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davacı aleyhine davalının ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2009/9996 esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davacının davalıya icra takibine konu olan miktar kadar borcu bulunmadığını, davacı ile davalı arasında 2009 yılında bir alacak verecek ilişkisinin doğduğunu, davalının yurt dışında yaşadığı için davacının borucunun büyük bir kısmını davalının tanıdığı olan ..." nın hesabına gönderdiğini, davalıya toplamda 47.500 TL borcuna mukabil davalının tanıdığı ..."ya 23/07/2009 tarihinde 14.000 TL, 11/08/2009 tarihinde 10.000 TL, 31/08/2009 tarihinde 12.000 TL, gönderdiğini, ayrıca davacının davalı takip alacaklısı Mehmet Reşit Bülbül"e 4.000 TL daha verdiğini, ancak davalının, borcun ödenmesine rağmen kötüniyetli olarak icra takibi yaptığını iddia ederek, davacının ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2009/9996 esas sayılı dosyada borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, kötü niyet tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, senede ilişkin ödeme yapılmadığını, davacı ödeme yapmış olsa, ya senedi alacağını ya da arkasına şerh düşeceğini, oysa ödemeye ilişkin hiçbir resmi belgenin bulunmadığını, davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, tanık dinletilmesine muvafakatlerinin bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılamaya göre, davacının mahkemeye ibraz ettiği toplam 36.000 TL" lik ödemeye ilişkin belgede davalının imzası bulunmadığı, elden yapılan 4.000 TL" lik diğer ödemeye ilişkin de yazılı belge ibraz edilemediği, takip dosyası, ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2014/3160 hazırlık sayılı evrakı ve tüm dosya kapsamına göre, senet bedelinin davalıya ödendiği yönünde davacının yazılı ispat vasıtası getiremediği, davalının tanık dinletilmesine muvafakatinin bulunmadığı, davacının açıkça yemin delilinin de bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı vekilinin temyiz dilekçesi ekinde, davalının Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/276 esas sayılı dosyasında 30/11/2017 tarihli celsede, davalı Mehmet Reşat Bülbül’ün tanık sıfatı ile verdiği beyanın bir örneğini dava dosyasına sunmuştur. Davalının bu beyanının doğru olduğunun anlaşılması halinde borcun ibrası anlamına gelebileceği ve hukuki bir sonuç ortaya çıkması ihtimali olduğundan bu belgenin temyiz aşamasında ileri sürülmesi mümkündür. Esasen mahkemenin temyize konu kararı 02/03/2016 tarihli olup davalı Mehmet Reşat Bülbül"ün bu beyanı 30/11/2017 tarihinde verdiği için davacının bunu duruşma safhasında dosyaya sunulması mümkün değildir. Bu sebeple Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2016/276 esas sayılı dosyasının getirtilerek, bu beyan çerçevesinde gerekli tahkikat yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekçesiyle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 09/10/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi