Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/4212 Esas 2014/12113 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/4212
Karar No: 2014/12113
Karar Tarihi: 18.09.2014

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/4212 Esas 2014/12113 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/4212 E.  ,  2014/12113 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANTALYA 6. AİLE MAHKEMESİ
    TARİHİ : 23/12/2013
    NUMARASI : 2013/735-2013/1082

    Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; anlaşmalı boşanmayla 20/06/2007 doğumlu müşterek çoçuk lehine 2012 yılında hüküm altına alınan aylık 300 TL iştirak nafakasının 600 TL"ye çıkarılmasını talep ve dava etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde; istenen nafakanın fahiş olduğunu, bu talebin kendisini maddi olarak zor durumda bırakmayı amaçladığını, haksız açılan davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren, 20/06/2007 doğumlu müşterek çoçuk lehine aylık 550 TL iştirak nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından hükmedilen nafaka miktarının yüksek olduğundan bahisle temyiz edilmiştir.
    Dava, iştirak nafakası talebine ilişkindir.
    TMK.nun "Hakimin Takdir Yetkisi" başlıklı 182.maddesinin 2.fıkrasında; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır." 3. fıkrasında da "Hakim, istem halinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir" hükmü yer almaktadır.
    Yine aynı kanunun "Durumun Değişmesi" başlıklı 331. maddesinde; "Durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır" düzenlemesine yer verilmiştir.
    Görüldüğü üzere; tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde taraflarca her zaman nafaka artırımı davası açılabilir. (HGK. 15.07.2009 gün ve 3-352 E./348 K.) Ancak somut olayda;
    Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, çocuğun yaşına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, mahkemece takdir edilen 550 TL iştirak nafakası yüksektir.
    O halde, davacı astsubay annenin de çoçuğun giderlerine katkısı dikkate alınarak, davalı babayı ödemede zorlamayacak, onu zarurete düşürmeyecek şekilde, TMK.nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesine göre uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde fahiş miktar üzerinden hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.